- Umarım hâlâ işe yarıyordur. - Öğrenmenin tek yolu var. | Open Subtitles | حسناً، آمل أنه لا يزال يعمل هنالك طريقةُ واحدة لإكتشاف ذلك |
Yani, belki de onu kiralayanın kim olduğunu Öğrenmenin en iyi yolu oymuş gibi davranmaktır. | Open Subtitles | فقد تكون أفضل طريقة لإكتشاف مُستأجِرها عن طريق الإدعاء بأنني هي |
Oğlum olmadığını, başka bir deyişle... annen ya da baban olmadığımı öğrenmek seni üzdü mü? | Open Subtitles | هل أنت آسف لإكتشاف . .. أنك لست إبني وأني لست والدك أو ليس لك أمك ؟ |
Mustafa'yla onları bulmak için anlaşmıştım. | Open Subtitles | ماذا؟ في الواقع,عقدت اتفاقاً مع مصطفى كان سيساعدني لإكتشاف الفاعلين |
Bekle. anlamanın bir yolu var. Bir tuzak kuracağız. | Open Subtitles | مهلاً، ثمة طريقة لإكتشاف الحقيقة، ننصب فخّاً |
Hepimiz kendimizi keşfetme cesaretini göstermeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن يكون لدينا الشجاعة لإكتشاف أنفسنا |
Ve bu nedenle, hastalıklara karşı kullanabileceğimiz ilaçlar keşfetmek için yeni yollar bulmaya çok ihtiyaç var. | TED | ولذلك، هنالك حاجة ماسة لإيجاد وسائل جديدة لإكتشاف الأدوية بحيث تمكننا من مجابهة هذه الأمراض. |
Güzel, çünkü bebeğin peşindekinin kim olduğunu Öğrenmenin tek yolu bebeğin kime ait olduğunu bulmak. | Open Subtitles | جيّد، لأن الطريقة الوحيدة لإكتشاف سبب مطاردته للطفل هي عن طريق معرفة ما ينتمي إليه |
Öğrenmenin tek yolu var. Bakacağız. | Open Subtitles | هناك طريقة واحدة فقط لإكتشاف هذا,إمضوا إليه |
Öğrenmenin tek bir yolu var, değil mi? | Open Subtitles | حسنا هناك طريقة واحدة لإكتشاف ذلك اليس كذلك ؟ |
Öğrenmenin tek yolu var. | Open Subtitles | حسناً، هناك وسيلة واحدة فحسب لإكتشاف هذا. |
Onun davranışları karmaşık programların sonucunda oluşsa da oluşmasa da, onunla ilgili konularda ve bildiklerini öğrenmek için en iyi yol onun yöntemleri ile ona yaklaşmak olacaktır, en azından şimdilik. | Open Subtitles | سوا سلوكها نتيجة برمجة متطورة أولا أفضل طريقة لإكتشاف الذي تعرفة هي التعامل معها على طريقتها الخاصة.على الأقل الآن |
Kartın son kullanıldığı yeri öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أحتاجك لإكتشاف المكان الأخير الذي إستعمل بطاقته فيه حصلت على شيء لك |
Bunu bulmak için ne tür bir araç kullandınız? | Open Subtitles | ما نوع الأجهزة التي إستخدمتها لإكتشاف الأمر؟ |
Eh, bulmak için tek bir yol var, Ama henüz denemeye hazır olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | حسناً, هناك سبيل لإكتشاف ذلك لكنني, لا أظن نفسي جاهزاً لتجربته |
Sahte paraları anlamanın sadece bir yolu var. | Open Subtitles | .هناك طريق وحيد واحد لإكتشاف العملات المزيفة |
Bak şimdi burada kendini keşfetme gezisinde. | Open Subtitles | و من يهتم ؟ حسناً الآن هو فى رحله لإكتشاف الذات |
Yeni parçacıklar keşfetmek için bu daha büyük sayılara erişmemiz gerek. | TED | لإكتشاف جسيمات جديدة ، نحنا بحاجه للوصول لتلك الأرقام الكبيرة . |
Ve şimdi tekrar saldırmadan önce kim olduklarını bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | والآن، أنا في سباق لإكتشاف هويتهم قبل القيام بالهجوم مجدداً |
Krull halkı, dünyanın kıyısından, pek çok... gönüllü vatandaşını kaybetti, Diski taşıyan kaplumbağanın cinsiyetini keşfetmeye çalışırken. | Open Subtitles | الكروليون فقدوا عدد من المتطوعين فوق حافة العالم في محاولة لإكتشاف جنس السلحفاة التي تحمل القرص |
Sizi kucaklayıp cezbederek en derin en gizli sırlarını keşfe davet etmesi mi? | Open Subtitles | ويغويك لإكتشاف.. أعمق أسرارها وأكثرها خصوصية؟ |
Tüm bunlara rağmen, bilinmeyen bir CIA tesisinde bomba patlıyor ve ben burada neden olduğunu çözmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | ومع ذلك، تنفجر قنبلة في منشأة المخابرات الأمريكية وأنا هنا لإكتشاف لماذا حدث هذا فحسب |
O ahırın ninemin kileri kadar boş olduğunu anlamak için sekiz polis dört araç gerekti. | Open Subtitles | إحتاج 8 ضباط و 4 عربات لإكتشاف أن تلك الحظيرة نظيفة كمخزن جدتي |
"Herkes" hesabımı çökerttikten sonra beni kimlere rezil ettiğini öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاجُ لإكتشاف عدد الناس الناس الذين يتعرضون للإساءة حينما يخترقون حسابّي |
Eğer bize dürüst davranıyorsa, bunu bulmanın bir yolu var. | Open Subtitles | حسناً , هناك طريقة واحدة لإكتشاف ذلك إذا هو أتي مباشرة معنا, |
İşin aslını öğrenmek için, o nesnenin yerini tespit etmenin ve onu durdurmanın bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | لإكتشاف ماهية هذا الشيء، نحتاج طريقة لتحديد مكانه وإعتراضه |
Otuz yıldır ortalarda görünmüyorsa geçmişte nasıl göründüğünü öğrenmeliyiz. | Open Subtitles | اسمعوا، إن كان غائباً لأكثر من 30 سنة، نحن بحاجة لإكتشاف هيئته في ذلك اليوم |