Tamam Mark, Sorun yapma, idare et. - Burası özel bir oda. | Open Subtitles | لابئس مارك انهم يعاملونك هكذا لانك جميل انها غرفه خاصه |
Bizimkiler Sorun olmadığını söyledi. | Open Subtitles | العائلة قالت ان الامر لابئس به |
Sorun değil. Madem o kadar istiyor, denesin bakalım. | Open Subtitles | لابئس دعيه يجرب |
Özür dilerim. Sorun değil. | Open Subtitles | أوه آسفه جدا لابئس |
- Sorun değil. Al şunu. | Open Subtitles | انها لابئس بها خذيها |
Sıcak su da Sorun yok. | Open Subtitles | الماء الحار لابئس به |
Sorun yok. Sorun yok, tatlım. İyi misin? | Open Subtitles | لا بئس ، لابئس حسنا؟ |
Sorun değil. Çaresizlik içinde olduğunun farkındayız. | Open Subtitles | لابئس بذلك.نحن نتفهم أنكِ |
- Sorun değil. | Open Subtitles | - لا, أنه لابئس |
- Sorun değil... Haklısın. | Open Subtitles | - إنه لابئس , أنت محقة |
Sorun değil. | Open Subtitles | لابئس |
Sorun değil. Tamam. | Open Subtitles | لابئس |
Sorun değil. | Open Subtitles | لابئس |
- Sorun değil. | Open Subtitles | - إنه لابئس |
- Sorun değil. | Open Subtitles | - لابئس |