Bu Labrador bizim yıldız öğrencimiz; bize oyun durumu hakkında çok şey öğretti. Kendisi oldukça yaşlı, güçten düşmüş ve ipleri elinde tutan bir profesör. | TED | هذا تلميذنا النجم, هذا لابرادور, الذي علمنا الكثير عن ماهية وضع اللعب, وأستاذ شائخ ومتداعي للغاية هو المسؤول هناك. |
21 Mayıs 1962'de Labrador açıklarında kaybolduğu bildirildi. | Open Subtitles | هي ذكر أنها مفقودة من21 مايو 1962، على مقربة من ساحل لابرادور. |
1962'de Labrador Limanı'ndan ayrıldığından beri kayıp. | Open Subtitles | سجلت بأنها مفقودة في 21 مايو 1962 على مقربة من ساحل لابرادور |
Kara ayı ve Labrador kurdunun yaşam alanıdır. | Open Subtitles | هي موطن نوعين من الدببة السوداء و ذئب لابرادور |
O labradorun ölmek için fazla iyi olduğunu anlamıştım zaten. | Open Subtitles | أنا أعرف أن لابرادور كان جيدا جدا ليكون ميتا. |
Yatak odamızın kapısında Labrador gibi uyumuşsun. | Open Subtitles | لقد نِمتَ أمام باب غرفة نومنا ككلب لابرادور. |
Labrador gibi adamdır. | Open Subtitles | .إنه لابرادور بشري لو صرفتي فيأتيكي لاهثًا |
Dört yıl sonra Mountain Home, Idaho'dan Goose Bay, Labrador'a tayin edildiğime dair bir yazı aldım. | TED | بعد اربع سنوات، استلمت اوراقا للانتقال من ماونتن هوم، ايداهو الى مكان يدعى "غوز باي، لابرادور". |
Bu buz kütlesi Labrador akıntısıyla aşağı sürükleniyor olmalı. | Open Subtitles | لابد أن تيار لابرادور يحمل الجليد معه |
Başıboş köpeğiniz bir Labrador Poodle. Labradoodle olarak da bilinir. | Open Subtitles | كلبتكم من نوع "لابرادور بودل" ومعروفة أيضاً باسم "لابرادودل" |
Kızışmış bir Labrador gibi sikiyor! | Open Subtitles | انه يجامع مثل كلب لابرادور في الحرارة |
Kuzeydeki Labrador Denizi'nden haberler var. | Open Subtitles | ثمة أخبار من شمال بحر لابرادور |
Bir de ısınmanın en hızlı olduğu kuzey topluluklarının akıl sağlığı verileri var, kimliklerinin büyük bir parçası olan buzullar gözleri önünde yok oldukça varoluşsal endişeyle yüzleşen Labrador'daki İnuitler gibi. | TED | ويوجد بيانات وافرة عن الصحة النفسية في المجتمعات الشمالية حيث يعد معدل الاحترار الأسرع كما في إنويت، لابرادور الذي يواجه سكانه تهديدًا بالفناء عند مشاهدتهم الجليد الذي يعد جزءًا كبيرًا من هويتهم يختفي أمام أعينهم |
1312, Labrador Lane. Bodrum katı. | Open Subtitles | "1312جادة (لابرادور)،" "على مستوى القبو." |
Senin artık Bir Çikolata Labrador'un ve bir Golden Retriever'in var, en yüksek oy getiren köpekler | Open Subtitles | أنت تمتلك (لابرادور) وكلب صيد ذهبي. إنهما كلبين شرسين. |
- Labrador mu Sharpei mi? | Open Subtitles | انه من نوع لابرادور أو شير بي |
Bense budala bir Labrador. | Open Subtitles | أنا كلب لابرادور بليد. |
Peki. Ona Labrador al. | Open Subtitles | حسنا "أجلب لها "لابرادور |
Sanırım Labrador. | Open Subtitles | سأقول انه لابرادور (نوع من الكلاب) |
Bir adam bir labradorun velayeti için nasıl dava açar ki ? | Open Subtitles | أي نوع من الرجال يرفع دعوى قضائية لحضانة كلب لابرادور جعيد؟ |