"لابنتها" - Traduction Arabe en Turc

    • kızına
        
    • kızının
        
    • Kızı
        
    Başkan ona birkaç gün izin verdi. kızına bile gidip hediyeler almış. Open Subtitles طلب منها الرئيس أن تأخذ اجازة لبضعة أيام وأشترى لابنتها بعض الهدايا
    10 yaşındaki kızına soykırımı anlatmak için seçtiği kelimeleri hatırlamıyorum, fakat o hissi hatırlıyorum. TED لا أتذكر الكلمات التي اختارتها لوصف الإبادة الجماعية لابنتها ذات العشرة أعوام، لكنني أتذكر الشعور.
    - Kızgın bir anne vergi dairesini aradı... ve bir büfe satıcısının... dört yaşındaki kızına saat 4'te bir paket sigara sattığını söyledi. Open Subtitles ام غاضبه كلّمت قسم فرض الضرائب وادعت ان موظف الوقوف السريع باع لابنتها ذو الاربعة اعوام باكيت من السجائر الساعه 4
    Onun kızının kendisine ihtiyacı var, senin gibi. Open Subtitles انها ام وتحتاج لابنتها انها مثلك يا عزيزتي
    Ama kızının gerçek annesinin kim olduğunu bilmesini de istemiyordu. Open Subtitles لكنّها لم ترد لابنتها أن تعرف أبداً من كانت أمّها الحقيقية
    Bir kadının tünelden çıkarken Kızı için bağırdığını duydum. Open Subtitles و رأيت هذه الامرأة راغبة الخروج من النفق تصرخ لابنتها
    Adları, düşleri, babadan oğul'a, anneden kızına geçecek, Open Subtitles أسماءهم وأفعالهم ستروى من الأب لابنه ومن الأم لابنتها
    Olur mu öyle, bir anne kızına şanssızlik diler mi hiç? Open Subtitles توقّفْي. كيف يمكن لام تمني الحظّ السيئ لابنتها
    Olur mu öyle, bir anne kızına şanssızlik diler mi hiç? Open Subtitles توقّفْي. كيف يمكن لام تمني الحظّ السيئ لابنتها
    Galiba annesi insanları tedavi etmek için bedenlerinden kötü ruhları çıkarıyor ve kızına yediriyormuş. Open Subtitles يبدو أن أمها كانت تستطيع إخراج الأرواح الشريرة من أجساد الناس و تطعمهم لابنتها
    Galiba annesi insanları tedavi etmek için bedenlerinden kötü ruhları çıkarıyor ve kızına yediriyormuş. Open Subtitles يبدو أن أمها كانت تستطيع إخراج الأرواح الشريرة من أجساد الناس و تطعمهم لابنتها
    Bir kadın kızına sevgili bulmak için bir ilan vermiş. Ben de cevap verdim. Open Subtitles هذه الام وضعت أعلانا بانها تبحث عن رفيق لابنتها , وأنا أجبت عليه
    Eğer yetenek kızına geçtiyse, Niye torununa geçmiyor? Open Subtitles إن كانت الهبة أورثت لابنتها لم لم تمررها هي أيضاً
    Baba uzaktayken kızına korkunç şeyler yaptı. Open Subtitles فعلت أشياء فظيعة لابنتها عندما كان والدها بعيدآ
    Shima giysi fabrikasında çalışmış olmasına rağmen kızından uzakta Dhaka'da kaldı kızına iyi bir eğitim verdi, onu iyi bir insan olarak yetiştirdi, dediklerinde mutlu olacağımı düşünüyorum. Open Subtitles على الرغم من شيما عملت في مصنع للملابس ومكث في دكا، بعيدا عن ابنتها، فأعطاه على تعليم جيد لابنتها
    Üvey annem, kıymetli kızına başka rakip çıksın istemedi ve beni zehirle öldürmeye çalıştı. Open Subtitles لم ترغب زوجة أبي بوجود أي منافسين لابنتها الغالية، لذا حاولت قتلي بالسُم ..
    kızının başına gelenlere o kadar üzülüyorum ki yardım etmek istedim. Open Subtitles اشعر بالأسى لما حدث لابنتها ولهذا أردت المساعده
    kızının bu resmini gösterdi sana. Open Subtitles لقد أرتك هذه الصورة لابنتها
    kızının bir göçmen hapishanesinde büyümesini istemiyorsa ilk uçakla Mısır'a gitmesi gerektiğini söyledim. Open Subtitles أخبرتُها بأنّها إن لم ترد لابنتها أن تُربّى في سجن هجرة فإن عليها أن تغادر على أوّل طائرة إلى (مصر)
    Orada uzanırken, Gabrielle kızının hangi yeteneğiyle parlayabileceğini düşündü. Open Subtitles (بينما ترقد هناك، بدأت (غابرييل بالتفكير في طرق يمكن لابنتها أن تسلكها
    Kızı da yazın burada kalabilir. Hadi, söyle ona. Open Subtitles يمكن لابنتها أن تعيش هنا مدة الصيف ،أخبرها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus