yeğenime hep söylemişimdir, bedava yolculuk etmek istiyorsan, gemici olacaksın. | Open Subtitles | لطالما قلت لابن أخي أن يسافر دون نقود، أن يصبح بحّاراً |
Bu gömlek satılık mı, yeğenime bir tane alacağım da. | Open Subtitles | هي تلك القمصان وللبيع؟ I، ترغب في الحصول على واحد لابن أخي. |
Bana anlattığınız hikâyeyi yeğenime de anlatır mısınız lütfen? | Open Subtitles | هل تريد قول القصة لابن أخي من فضلك ؟ |
Ben de yeğenime tüm seriyi alacağım. | Open Subtitles | سأحصل على كامل السلسلة لابن أخي. |
yeğenime ders vermem gerek. | Open Subtitles | يجب أن أذاكر لابن أخي |
Oliver bak, Lawton'ın babasını ondan aldığını düşünmeden yeğenime kitabını bile okuyamıyorum. | Open Subtitles | أوليفر) , أعجز عن قراءة كتاب لابن أخي) بدون التفكير بأنّ (لاوتُن) سلبه والده |
Oliver bak, Lawton'ın babasını ondan aldığını düşünmeden yeğenime kitabını bile okuyamıyorum. | Open Subtitles | (أوليفر)، أعجز عن قراءة كتاب لابن أخي بدون التفكير بأنّ (لاوتُن) سلبه والده. |
- yeğenime bir tane almayı umuyordum. | Open Subtitles | - كنت آمل أخذ واحدة لابن أخي |