Onun yanında the Tour de France'tan bahsetmediğimi fark etmedin mi? | Open Subtitles | هل لاحظت بأنني لا أذكر الدورة في الفرنسية أمامه؟ |
Anladığıma göre senin o küçük ortaklık ünvanını kazıdığımı fark ettin. | Open Subtitles | أرى بأنكَ لاحظت بأنني مسحتَ لقبك المساعد البسيط. مسحته؟ |
Anladığıma göre senin o küçük ortaklık ünvanını kazıdığımı fark ettin. | Open Subtitles | أرى بأنكَ لاحظت بأنني مسحتَ لقبك المساعد البسيط. |
Üzgün olduğumu fark etti ve babama söylemeyeceğine söz verdi. | Open Subtitles | لقد لاحظت بأنني منزعجه , ولقد وعدت ان لا تخبر أبي |
Dahil olmadığımı fark etmeden edemedim. | Open Subtitles | لا يمكنني المساعدة لكنني لاحظت بأنني لست فيها |
Yani, eğer gerçekten de burada olsaydın o zaman benim değiştiğimi fark ederdin. | Open Subtitles | لو كنت هنا حقا ... لكن لاحظت بأنني تغيرت. |