"لاحقًا في" - Traduction Arabe en Turc

    • daha sonra
        
    Aslında, Hazlitt de muhteşem denemesinde daha sonra bunu kabulleniyor. TED وفي واقع الأمر، يعترف هازليت لاحقًا في مقالته الرائعة بهذا.
    Sessiz kalma hakkınız var ancak sorgu sırasında bahsetmeyip daha sonra mahkemede bahsettiğiniz her şey davanızı olumsuz yönde etkileyebilir. Open Subtitles لا يجب عليك قول أي شيء قد يضر بالدفاع عنك وإذ لم تجب عندما تُسأل قد يضرك لاحقًا في المحكمة
    Zika, daha sonra 2013'te Fransız Polinezyası'nda görüldü. TED ظهرت حمّى زيكا لاحقًا في عام 2013 في بولينزيا الفرنسية.
    daha sonra, baş bir yerde, aramızdaki uzaklık buna... ...karar veri gibi, onu hatırlamayı başardım. Open Subtitles سوف اتذكرها بشكل أفضل لاحقًا. في مكان آخر.
    daha sonra Lodz'da bir tane vardı. Adı Tarassini'ydi. Open Subtitles لاحقًا في ووتش كان ثمة شاب يدعى تاراسيني
    - Aynı şeyleri söyleyeceksen daha sonra resmi bir şekilde görüşelim. Open Subtitles ،إذا كنتَ ستواصلُ قول هذا .فدعنا نتحدث لاحقًا في المحكمة
    daha sonra Pekin Güvenlik Bürosu'na atandım. Open Subtitles تمّ تعييني لاحقًا في مكتب الأمن المركزي في بكين.
    Magita, sana daha sonra yukarda Masha'yla bana katılmanı teklif etsem ne dersin? Open Subtitles حسنًا ميغيتا ما رأيكِ لو طلبت منكِ القدوم معي ومع ماشا لاحقًا في الأعلى؟
    daha sonra Pekin'deki Merkezi Güvenlik Bürosuna atandım. Open Subtitles تمّ تعييني لاحقًا في مكتب الأمن المركزي في بكين.
    daha sonra detayları özel olarak hukuk firmamda konuşabiliriz. Open Subtitles ،لمزيد من التفاصيل .سنتحدث لاحقًا في شركة مُحاماة يُمكننا التحدث كثيرًا عن التفاصيل.
    Restrepo'da herkes ölümle burun burunaydı, ben de dâhil, daha sonra Libya'da öldürülen yakın dostum Tim Hetherington da dâhil. TED في ريستريبو، كل رجل هناك كان على وشك أن يقتل، بمن فيهم أنا، بمن فيهم صديقي العزيز تيم هيثرينقتون، الذي قُتل لاحقًا في ليبيا.
    Aynı teknoloji daha sonra Kuzey Afrika'da, benzer bir amaç için; nüfusu kontrol etmek için devlet bilerek bağlantıyı kestiğinde, aktivistlerin bağlı kalmasına yardımcı olmak amacıyla kullanıldı. TED تم نشر هذه التكنولوجيا نفسها لاحقًا في شمال أفريقيا لأغراض مماثلة، تساعد الناشطين على التواصل حينما تتعمد الحكومات إلى قطع التواصل كوسيلة للسيطرة على الشعب
    Bunların çoğu daha sonra makaleler veya yayınlarda görünse de unutmayın ki bu cilalanmış versiyonlar çoğu zaman olay yerindeki kişinin sesi ile orada olmayan editörün yorumunun birleşimidir. TED وعلى الرغم من أن هذه الأخبار تُنشرُ لاحقًا في المقالات والبث الإذاعي لكن تذكر أن هذه النسخ الملمعة من الخبر غالبًا ما تكون نتيجة دمج صوت الشخص الذي كان هناك مع إضافات المحرر الذي لم يكن هناك.
    daha sonra Birmanya'da, Rohingya savaşçılarıyla karşılaştım, hemen hemen gençlerdi, ormanda doğup büyümüşlerdi, makineli tüfek ve bomba atar taşıyorlardı. TED لاحقًا في بورما، صادفت مقاتلي الروهينيا، الذين كانوا بالكاد في سن المراهقة، ولدوا وترعرعوا في الغابة، وهم يحملون رشاشات وقاذفات قنابل.
    dedim. "O gün, daha sonra öğretmen beni bir kenara çekti ve yanlış bilgi verdiği için özür diledi." TED قال: "حسن، لاحقًا في ذلك اليوم، المعلمة أخذتني جانبًا، واعتذرت مني لكونها قدمت معلومات خاطئة."
    Biz daha sonra Amman'da görüşeceğiz. Open Subtitles سنتقابل لاحقًا في "عمّان".

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus