Ulusal haberlerdeki Watergate duruşmalarından, okulu bunu karşılayamadığı için projektör kiralamak zorunda kalan öğretmene kadar, Harvey, çok ciddi bir siyasal reformun gerekli olduğunu gördü. | TED | بدءاً بجلسات استماع ووترغيت على الأخبار الوطنية، إلى المُدرسة التي اضطرت لاستئجار جهاز عرض لأن مدرستها لم تستطع شراء واحد، رأى هارفي ضرورة لإصلاح سياسي. |
Kadının bir kasap dükkanı kiralamak için bile yeterli parası vardı. | Open Subtitles | حتى لديها ما يكفي من المال لاستئجار محل جزارة. |
Bu öğrencileri kiralamak için kullandıkları para... | Open Subtitles | المال الذي استخدم لاستئجار هؤلاء الطلبة، إنه من.. |
Demek depo kiralamaya geldiniz? | Open Subtitles | إذاً أنت هنا لاستئجار وحدة تخزين؟ |
Ordu kiralamaya niyetliyiz bayım. | Open Subtitles | ونحن نذهب لاستئجار لكم، يا سيدي. |
Sahte kredi kartı ile 20 dakika önce yol üzerinde bir yerden bir araba kiralamış. | Open Subtitles | لقد استخدمت للتو مع بطاقة الائتمان الزائفة لاستئجار سيارة من منتصف الطريق قبل 20 دقيقة. |
Burada dadı ve bakıcı tutacak kadar para var. | Open Subtitles | هناك مال كافي هنا لاستئجار مربية و جليسة |
Bir bakmışım benimle traktör kiralamak istiyor. Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | لم أعلم إلا وهو يريد لاستئجار جرار معي ماذا تعتقد ؟ |
Hurda araç kiralamak yasalara aykırı değil. Aslında aykırı. Ama bunun için gelmedik. | Open Subtitles | حسنا، انها ليست ضد القانون لاستئجار سيارة إنقاذه. |
Halledeceğim, Joy. Billie'den vinç kiralamak için nasıl para koparacağımı bulur bulmaz. | Open Subtitles | لكنني أحتاج إلى إيجاد طريقة لأحصل على بعض المال من (بيلي) لاستئجار رافعة |
Ve o zamandan beri kimliğini minibüs kiralamak için kullanıImış... | Open Subtitles | ومنذ ID الخاص بك و تستخدم لاستئجار السيارة ... |
Bax, araba kiralamaya gidiyor. | Open Subtitles | حسنا , باكس " ذاهب لاستئجار سيارة |
Nefret ettiğin bir adamı kiralamaya zorlandın. | Open Subtitles | كنت مضطر لاستئجار رجل تكرهه، |
İki gün önce sahte kimliğiyle, şehir dışında minibüs kiralamış. | Open Subtitles | قبل يومين استعمل هوية مزيفة لاستئجار سيارة فان |
Sanki seks gidip halkla ilişkiler firmasını kiralamış gibi. | Open Subtitles | إنها أشبه بالحب الذي ذهب لاستئجار شركة في العلاقات العامة |
Berlin Ulusal Tiyatrosunu tutacak kadar paramız yok. | Open Subtitles | لا نملك المال لاستئجار مسرح "برلين" الوطني! |