Bunlar kızımla ilgili ve onu geri almak için... her şeyi yaparım. | Open Subtitles | كل شيء بخصوص ابنتي وسافعل اي شيء بالعالم لاعادتها وانا اعني اي شيء |
- yılsonuna kadar fona... geri koymak için 12 milyon dolara ihtiyacınız var. | Open Subtitles | تحتاجون 12 مليون دولار لاعادتها إلى صندوق التامين بحلول نهاية العام |
Onu bulmak için her şeyi yapacağınıza söz verin. | Open Subtitles | اوعديني انك ستفعل كل ما فى وسعك لاعادتها |
Roci'yi tekrar ayağa kaldırmak için birkaç yara bandından daha fazlası gerek biliyorsun. | Open Subtitles | سيتطلب الامر اكثر من بضع ضمادات لاعادتها كما كانت سابقا, تعرف ذلك |
Bu öyle bir ulus ki, özgürlüğünü kazanmak için binlerce şehit verdi. | Open Subtitles | هذة الامة التى مات لاعادتها الكثيرون |
Eğer Jenny'e birşey olsaydı, onu geri getirmek için dünyanın öbür ucuna giderdin. | Open Subtitles | ان حدث شيء ل "جيني" ستقلبين الارض لاعادتها |
Çalıştırmak için fazla mesai yaptım. | Open Subtitles | كنت اسابق الوقت لاعادتها باقصى سرعة |
Onu geri almak için paraya ihtiyacım var. | Open Subtitles | احتاج للنقود لاعادتها |
Onu kurtarmak için oraya gidiyor. | Open Subtitles | هو ذاهب هناك لاعادتها |
Tanaka bunu öğrendiğinde, onu geri götürmek ve bana ders vermek için adamlarını gönderdi. | Open Subtitles | وعندما عرف ( تاناكا ) ذلك ، ارسل رجاله لاعادتها الى بيتها وتعليمي درساً |