Ve onu şirket pikniğine çağırdım. Faydalı bir tenis oyuncusu | Open Subtitles | ودعوتها للخروج معى لمباراة التنس فهى لاعبه جيده |
Newcastle'ın en yeni ve en genç oyuncusu taraftarlara yeniden umut verdi. | Open Subtitles | أمر لا يصدق يفوز نيوكاسل و يقدم لاعبه الشاب لمشجعيه أغنية جديدة لكل يغنوها |
oyuncusu bilgisayarın başından ayrılmış olmalı oturumu kapatmamış. | Open Subtitles | إنه لا يتحرك لابد أن لاعبه ترك جهازه ولم يسجل خروجه |
Favori oyuncusu olabilir | Open Subtitles | ينبغي ان يكون له لاعبه المفضل |
Onun için anlamı büyük. Favori oyuncusu. Ona "Skormatik" diyor. | Open Subtitles | هذا هام بالنسبة إليه، لاعبه المفضّل يسميه "الرجل (مارك)" |