"لان كل" - Traduction Arabe en Turc

• çünkü her
• çünkü bütün
• çünkü tüm
• Çünkü tek

Bu salonda 600 kişi varmış gibi görünebilir; ama aslında çok daha fazla kişi var burada çünkü her birimizin çok sayıda farklı kişiliği var.
تبدو هذه الغرفة وكأنها تحوي 600 شخص ولكن في الحقيقة يوجد اكثر من هذا العدد لان كل واحد منا يملك عدة شخصيات في نفسه ..

Ve hiçbir kabile bir şey yapamıyordu, çünkü her biri ırmağın ufak bir kısmını kontrol ediyordu.
ولم تستطع اي قبيلة ان تقوم بشيء حيال ذلك لان كل قبيلة تحكم جزء صغير جدا من النهر.

Bunu yapmamızın sebebi bir temel ya da beyninin normal durumunu belirlemek, çünkü her beyin farklıdır.
والهدف من هذا الامر هو وضع خط معياري لومضاته الكهربائية اي قراءة الوضع الاعتيادي لدماغه لان كل دماغ مختلف عن الاخر

çünkü bütün rapciler güzel işlerden bahsediyorlar!
لان كل مغني الراب يأخذوا كل الاعمال الجيدة

Yani bana basitlik konusundan bahsetme; çünkü bütün bunlar o kavrama çok uzak.
لا تتكلم عن البساطة , لان كل الامر لا يمكن ان يكون مختلف عن هذا

Telefonu kullanamam çünkü her şey kaydediliyor.
ولا استطيع استخدام الهاتف لان كل شيئ مسجل

Ve o zaman endişeli değildim çünkü her şey olmuş bitmişti, ve ben , "Cody?
ونوعا ما كان قلبي مشعا لان كل شيء انتهى وتم لهذا كنت مثل , كودي؟ ؟

Sana bir şey söyleyeyim, kesinlikle öğrendim çünkü her vurduğum top çalıIıklara gidiyor..
حسنا ساخبرك ماذا لقد تعلمت كيف افعل ذلك لان كل شيئأ ارميه ينتهي به في الغابات اللعينه

- Bunu her sabah yapıyor musun? Hayır, içebildiğim kadar içiyorum çünkü her gün Noel.
لا انا اشرب الخمر بقدر ما استطيع لان كل يوم هو عيد ميلاد

çünkü her geçen dakika ben bir insan evladı taşıyorum, sen değil.
لان كل دقيقة انا انشئ كائناً بشرياً لست انت

İşte bu yüzden korkmak için bir sebep yok çünkü her şey yolunda gidecek.
وهذا هو السبب لعدم وجود سبب لكي تخاف لان كل شيء بخير

çünkü her sabah, tam bu saatte Lucrezia Donati çiçek almak için aynı yere geliyor.
لان كل صباح وبهذا الوقت على وجه التحديد تأتي لوكريزيا دوناتي الى هذه البقعة لشراء الورود

Yaptıklarımı ona ya da kimseye açıklayamayız, çünkü her açıklama dönüp dolaşıp... şantaja geliyor, sırrımıza...
لايمكننا شرح افعالي لها او لاي احد لان كل شرح يقودنا الى الابتزاز

Şu lanet uzman bana "Jerry, topa kavis vermeyi öğrenmelisin çünkü her büyük oyuncu kavisle cebelleşir. " diyor.
هذا الشخص اللعين المحترف يقول لي جيري يجب عليك ان تتعلم كيف نلف الكرة" لان كل لاعب عظيم يعلم ".كيف يلف الكرة

Adam bu otelde bir yerde çünkü bütün çıkışlar tutuldu.
انه في مكان ما في الفندق لان كل مخارج الفندق مغطاة

Gitmese iyi olur, çünkü bütün bu aptal şeyler onun fikriydi.
من الأفضل لها أن لا تكون قد إختفت لان كل هذا الأمر الغبي كان فكرتها

Çünkü... bütün yapımcılar oradaki kulüplerde çalışıyor.
لان , كل المنتجين الهامين يعملون هناك

Bayan Pratt, şu an uçakta hak ettikleri servisi alamayan 425 yolcu bulunuyor çünkü bütün uçuş mürettebatım aslında uçağa hiç binmediğine inandıkları bir çocuğu arıyor.
يا سيدة برات يوجد 425 مسافر على متن هذه الرحلة لم يتلقوا اي اهتمام حتى هذه اللحظة لان كل واحد من المضيفين في هذه الرحلة يركز انتباهه في البحث عن طفلة

Ona Örümcek Gölü manyağı diyorlardı çünkü bütün cinayetler bir yıl önce bu ormanda işlenmişti.
كانوا يطلقون عليه مهووس بحيرة العناكب ...لان كل جرائمه حدثت هنا في هذه الغابة من حوالي عام

Çözüm aslında uzanmak için düşündüğümüzden daha yakın olabilir, çünkü tüm kurduğumuz bu kentler fırsattır.
ان الحل ربما يكون اقرب الينا مما نعتقد لان كل المدن التي نعمل على انشائها تملك في طياتها فرصاً لذلك الحل

Çünkü tek duyduğum, "Hadi, Meeker!"
لان كل الذى اسمعه الصراخ هيا هيا هذا الشخص ساخن