"لايعلم" - Traduction Arabe en Turc

    • bilmiyor
        
    • bilmeyen
        
    • haberi
        
    • bilmiyordur
        
    Ne annemin ne de babamın tarafından... benim amcam olduğunu bilmiyor bile! Open Subtitles إنه لايعلم حتى إن كتن العم يكون من جهة الأم أو الأب
    Katil kimin yaptığını bilmiyor o zaman ikisini de tehdit ediyor. Open Subtitles القاتل لايعلم من منهما قام بأخذها لذا، قام بتهديد كليهما، صحيح
    -Beyin hasarı.O bilmiyor. Open Subtitles ‫ضرر بالعقل ‫لديه ضرر بالعقل وهو لايعلم ذلك
    Savaştan önce bile, Yahudiler'le konuştuğunuzda akıbetlerini önceden görmüşlerdi, nasıl olduğunu bilmiyor. Open Subtitles حتى قبل الحرب عندما تتحدث مع اليهود... كانوا يعلمون بنهايتهم لايعلم كيف
    "Dayanak",Bilgisayar veya "Kum Duvarı" hakkında birşey bilmeyen birine. Open Subtitles انه لايعلم اي شيء عن نقطة الارتكاز أو التداخل ، او الجدار الرملي
    Bu anlattıklarını bilmiyor. Bizim gibi hissedemez ki... Open Subtitles هو لايعلم بهذه الامور إذا علم كيف تشعرين
    Ricardo nerede olduğunu veya neden burada olduğunu bilmiyor! Open Subtitles بالإضافة أن ريكاردو لايعلم أين هو, أو لِم هو هنا،
    Evet, biliyorum! Joey de biliyor ama Ross bilmiyor, o yüzden bağırmayı kes! Open Subtitles اعلم وجوي كذلك لكن روس لايعلم لذا توقفي عن الصراخ
    Ama Cronus bunu bilmiyor. Ve Nirrti bizim daha başka neler bildiğimizi bilmiyor. Open Subtitles ولكن كرونوس لايعلم هذا و نيرتي لا تعلم ماذا نحن نعلم أيضاً
    Amerikan yerlisi demesi gerektiğini bilmiyor. Open Subtitles هو لايعلم بانه يجب عليك قولها بالامريكية الاصلية
    Ama babam bilgisayar oyunları oynadığını da bilmiyor. Open Subtitles لكن أبي لايعلم أنك تلعب ألعاب الفيديو أيضاً
    - Bak, Gio, şehirde bir dairem olduğunu bilmiyor. Open Subtitles اترى, جيو لايعلم انني حصلت على شقة في المدينة
    Ayrılacağımı bilmiyor ve bilmesini de istemiyorum. Open Subtitles هو لايعلم بأّنّني مغادرة ولا اريده ايضاً
    Ve şunu bil ki, hapishane müdürü bizimle çalıştığını bilmiyor. Korunmasız gidiyorsun. Open Subtitles ومن أجل أن تعلم، فآمر السجن لايعلم من أنك معنا ستدخل من غير دعم
    Dr. Rosen eski hâlime dönecek miyim bilmiyor. Open Subtitles د.روزن لايعلم ابدا اننى لن اعود الى طريقى القديم
    Biliyorum, ama o bizde anahtarın bir kopyası olduğunu bilmiyor ki. Open Subtitles انا أعلم, لاكن انة لايعلم اننا صنعنا نسخة من المفتاح
    Yani peruk taktığını bilmiyor muydu? Open Subtitles لذا هو لايعلم بأنكِ كنتِ ترتدين شعراً مستعار ؟
    Babam siyasetle ilgilendiğimizi bilmiyor. Avukat olduğunu söyledim. Open Subtitles ابي لايعلم اننا نقوم بأعمال سياسية لقد قلت له انكما محاميان
    "Ama o bilmiyor." "O asla uyumuyor." Open Subtitles ولكنه لايعلم إنها لا تنام أبدا
    Çünkü evde bekleyen ve babasının nerede olduğunu bilmeyen bir oğlum var. Open Subtitles لأن لديّ طفل صغير في البيت والذي لايعلم اين والده
    Gerçeği öğrendiğim zaman intihar etmek istediğimden bile haberi yok. Open Subtitles ...هو لايعلم بأني عندما علِمْتُ حقيقته , حاولتُ الانتحار
    Ama muhtemelen çoğunuz hayatımı şuradaki gence âşık olarak geçirdiğimi bilmiyordur. Open Subtitles على ما يبدو معظمكم لايعلم لقد اضعت حياتي في حب الفتى الذي يعيش هناك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus