Ben de onları sevmediğim için olay karşılıklı olmuş oluyor. | Open Subtitles | ولكني لا أحبهم أيضاً وذلك يجعل الكفة متعادلة |
Ben de onları sevmediğim için olay karşılıklı olmuş oluyor. | Open Subtitles | ولكني لا أحبهم أيضاً وذلك يجعل الكفة متعادلة |
sevmediğim insanlar bana iyi davrandığı zaman kendimi oldukça kötü hissederim. | Open Subtitles | أَشعر بالحرج عندما يعاملني الناس ,الذين لا أحبهم, بلطف |
sevmediğim insanlarla konuşmak zorunda bile kalmadan hediyelerini alabiliyorum. | Open Subtitles | وحصلتُ على هذه الهدايا دون التحدث إلى أشخاص لا أحبهم |
Ben de onları sevmiyorum ama eğer insanları kurtaracaksan o zaman... | Open Subtitles | لا أحبهم أيضاً، لكن... لكن إن كان باستطاعتنا إنقاذ الناس فهو... |
Hiç sevmediğim bir grup insan, evimde dikilip içkimi içiyorlar. | Open Subtitles | هذه ليست حفلة بل أشخاص لا أحبهم واقفين بالأرجاء وهم يحتسون شرابي |
Hiç sevmediğim bir grup insan, evimde dikilip içkimi içiyorlar. | Open Subtitles | بل أشخاص لا أحبهم واقفين بالأرجاء وهم يحتسون شرابي |
İşte sevmediğim ünlülerin listesi.. | Open Subtitles | فيما يلي قائمة من الماشاهير الذين لا أحبهم |
-Benim sevmediğim bir sürü insan var. | Open Subtitles | هناك الكثير من الناس الذين لا أحبهم |
sevmediğim bir sürü insanı temsil ederim. | Open Subtitles | . امثل الكثير من الناس الذين لا أحبهم |
sevmediğim kalabalık değil de kalabalığın içindeki insanlar. | Open Subtitles | - ليست الجماهير، وإنما الناس الذين بداخلها لا أحبهم |
sevmediğim insanlar için de "Bebek Günü" düzenlemek adetim değildir. | Open Subtitles | وأنا لا أجهز عرض لطفل لأشخاص لا أحبهم. |
- Ben de onları sevmiyorum. | Open Subtitles | - لا أحبهم. |