Diğerini bulamıyorum. | Open Subtitles | إذا لم يكن هنا، أين سيكون. لا أستطيع العثور على الآخر. |
Evet ama anahtarı bulamıyorum. | Open Subtitles | نعم. إلا أنني لا أستطيع العثور على المفتاح |
Biliyorum bu onun son isteği ve açık sözlü ve dürüst olmalıyım ama sorun şu ki, onun hakkında söyleyecek iyi şeyler bulamıyorum. | Open Subtitles | أعلم بان هذا كان طلبه النهائي أنني اكون صريح وصادق لكن المشكلة لا أستطيع العثور على أي شيء جيد |
Dört düşmanımızı hala bulamadım ama sanırım Prue'nun nerede olabileceği hakkında bir fikrim var. | Open Subtitles | مازلت لا أستطيع العثور على خُصومنا الأربعة، لكن أعتقد بأنني أملك فكرة عن مكان، برو |
Bu hierogrifler hakkında hiç bir tercüme bulamadım. | Open Subtitles | لا أستطيع العثور على ترجمة لأي من هذه الكتابات |
Bobby Ray, Fitilleri bulamıyorum! | Open Subtitles | بوبي راي أنا لا أستطيع العثور على الفتيل. |
Sorun ise, bunun hakkında başka bir kayıt bulamıyorum. | Open Subtitles | المشكلة هي أنني لا أستطيع العثور على أي ملف له علاقة به |
Bu parçayı neden bulamıyorum? | Open Subtitles | لماذا لا أستطيع العثور على القطعة الناقصة |
Anahtarları bulamıyorum ve o her zamanki gibi geç kaldı. | Open Subtitles | لا أستطيع العثور على المفتاح وهو متاخر كالعادة |
Doğru açıyı bulamıyorum. Işık ya çok sıcak, ya çok soğuk. | Open Subtitles | لا أستطيع العثور على الملاك المناسب الأضواء ساخنة جدا ، وهن في منتهى البرود |
Rahatsız etmezsem size katılabilir miyim? Lanet olası hapları bulamıyorum! Tanrım, Raymond! | Open Subtitles | هل تمانعين ان انضم اليك ؟ أنا لا أستطيع العثور على هذه الحبوب البائسة أوه يا إلهي ، ريموند |
Al, seni arayacaktım ama telefonumu bulamıyorum. | Open Subtitles | , لأنني كنت طالب , ولكن لا أستطيع العثور على هاتفي الخلوي. |
Onun hakkında hiçbir şey bulamıyorum. | Open Subtitles | يمثل هذا الرجل لغزاً كبيراً. لا أستطيع العثور على أي معلومة عنه. |
Kahretsin, aptal çantamdan anahtarlarımı bulamıyorum! | Open Subtitles | تباً لا أستطيع العثور على مفاتيحي في حقبتي أنا سأقود |
Bu süper eğlenceli eteği giydiğime çok memnunum çünkü Ohio'yu hiçbir yerde bulamıyorum. | Open Subtitles | أنا سعيدة للغاية أنا أرتدي هذا تنورة فائقة المتعة 'سبب لحياة لي, لا أستطيع العثور على ما يبدو أوهايو. |
Evet ama cevabını hiçbir yerde bulamıyorum. | Open Subtitles | أجل، لكني لا أستطيع العثور على جواب بأي مكان |
İnmek için güvenli bir yer bulamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع العثور على مكان آمن للهبوط |
Projeye dahil olan hiç kimsenin isimlerini bulamıyorum. | Open Subtitles | ولكنّي لا أستطيع العثور على أسماء أيّ أشخاص آخرين متورّطين في المشروع. |
Evi yeniden düzenlememe sebep olan işlere bayılıyorum ama hiçbir şey bulamadım. | Open Subtitles | أحبّ كلّ هذا العمل فحسب. وضعت إلى إعادة العرض على البيت. ولكن لا أستطيع العثور على شيء واحد. |
Vergi iadelerini bulamadım. | Open Subtitles | لا أستطيع العثور على المعاملات الخاصة بالضرائب |
Ziyaretinden beri onunla konuşmadım ama her kaynağı inceledim ve hiçe sayacak tek bir kaynak bile bulamadım. | Open Subtitles | لم أتحدث معها منذ زيارتها لكني قد بحثتُ من خلال كلِ مصدر و لا أستطيع العثور على سبب واحد لأبني على أساسه الطعن القضائي |