"لا أستطيع القول" - Traduction Arabe en Turc

    • söyleyemem
        
    • da diyemem
        
    • bir şey diyemem
        
    • dersem yalan olur
        
    Her zaman bu engelleri aşacağınızı söyleyemem ama denemezseniz ne olacağını asla bilemezsiniz. TED لا أستطيع القول أنكم ستتغلبون دومًا على تلك العقبات. ولكني سأخبركم، ستُدانون إن لم تحاولوا ذلك.
    Haneye tecavüz olayını planladıklarını tam olarak kanıtlayan şeyler olduğunu söyleyemem ama buna oldukça yakın şeylerdi. Open Subtitles لا أستطيع القول أنها كانت لتؤكد أنهم قد خططوا للإقتحام و لكنها كانت ستثير الكثير من الشكوك
    Şu anda bunun doğru olduğunu söyleyemem. Gerçekten. Open Subtitles الفي، لا أستطيع القول أن هذا شيء صحيح في هذه المرحلة من حياتي
    Yani, hayır ama onların durumunda olsaydım aynı şeyi yapmazdım da diyemem. Open Subtitles هل تظن أنهم فعلوا الصحيح ؟ أعني لا لكنني لا أستطيع القول
    Kızını incitecek mi, incitmeyecek mi, bir şey diyemem. Open Subtitles لا أستطيع القول إن كان سيقوم بإيذاء ابنته أم لا
    Düşündüm dersem yalan olur. Her zaman için yapmak isteyeceğim başka bir şeyler vardı. Open Subtitles لا أستطيع القول بأني فكرت فهناك دومًا شيء أودّ القيام به
    - Öyle olduğumu söyleyemem. Bak, buraya geldik çünkü... Open Subtitles لا أستطيع القول بأنني كذلك لقد أتينا إليهنا لأنه
    Daha iyi inceleme cihazları olmadan, çok bir şey söyleyemem. Open Subtitles بدون أجهزة تصوير أفضل، أنا لا أستطيع القول بالتأكيد.
    - Efendim, sana telefonda bir şey söyleyemem. Derhal buraya gelin, Open Subtitles لا أستطيع القول لك عبر الهاتف أرجوك احضر فوراً
    Ona benim çıplak olduğumu söyleyemem, çünkü o beni çıplak görebilir. Open Subtitles لا أستطيع القول أنني عار لأنه يمكنها رؤيتي عار
    Bak, bak, bak. Şaşırdığımı söyleyemem. Open Subtitles حسناً، حسناً، حسناً لا أستطيع القول بأنني متفاجيء
    Pekala, kesin söyleyemem ama beyaz hücre sayıları büyük ölçüde azaldı. Open Subtitles حسنا. لا أستطيع القول أنني متأكدة لكن تعداد كريات دمها البيضاء ينخفض
    Hareket edip etmediğini burdan söyleyemem. Open Subtitles أنا لا أستطيع القول من هنا ما إذا كان يتحرك أو لا.
    Tam olarak söyleyemem ama, yakın gelecekteki tüm ihtiyaçlarınızı fazlasıyla karşılayabilir. Open Subtitles لا أستطيع القول تحديدا لكنه سيغطى احتياجاتك المستقبليه
    Şey, ihtiyaç duymadığımı söyleyemem. Open Subtitles لا أستطيع القول بأني لا أشعر بتلك الحاجة
    Bu küçük aracı özleyeceğimi söyleyemem. Open Subtitles لا أستطيع القول أنني سأشتاق هذه الآلية الصغيرة
    Dolapların hangisinde ne olduğunu size söyleyemem. Open Subtitles لا أستطيع القول لك ماذا يوجد في أي من هذه الخزائن
    - Doğru da diyemem, doğru değil de. - Ama söylentiler var. Open Subtitles لا أستطيع القول بأنها الحقيقة ولاأريدالقولبأنهاغيرذلك.
    Bu şey hakkında bir şey diyemem, Japonların şans tılsımı.... Open Subtitles كلا لا أستطيع القول ما هي ؟ تمائم حظ يابانية ؟
    Dersi alamadığım için üzüldüm dersem yalan olur. Open Subtitles لا أستطيع القول أنني أفتقد ، هذا الجزء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus