Çok canlısın. Daha canlı olmana dayanamam. | Open Subtitles | أنت نشيطة للغاية، لا أستطيع تحمّل المزيد من الانتعاش. |
Böyle kaybetmeye dayanamam. Özel ajan Rock yıldızı benim davamdayken olmaz. | Open Subtitles | "لا أستطيع تحمّل فقدان صوابي هكذا، ليس بوجود العميل النجم بقضيّتي" |
Bunu göze alamam, CEO'luk için aday gösteriliyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل زلة لسان فأنا الرئيس التنفيذي |
Seni şimdi kaybetmeyi göze alamam. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل التفكير في فقدانكَ الآن |
Bunu kaldıramam artı akşam yemekleri, ne bileyim bir sürü şey pat diye. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل هذا. بالإضافة إلى ذلك، لديّ العشاء ، ولديّ زيارتهما الإضافيّة |
Sonra yemek masrafı, giysi,oyun. Tatilde dayanamadım. | Open Subtitles | ثمّ هناك كلفة الغذاء، ملابس، لعب، أنا لا أستطيع تحمّل العطلة حتى |
Artık dayanamıyorum, dayanamıyorum. Onu görüp duruyorum, Herb. Onu görüp duruyorum. | Open Subtitles | إنني لا أستطيع تحمّل الأمر , إنها لا تبارح مخيلتي إن الماضي لا يفارق مخيلتي إنه يصرخ و يهزم مقاومتي باستمرار |
Aç şu kapıyı. Bu saçmalığa daha fazla dayanamayacağım. | Open Subtitles | .افتحي ذلك الباب .لا أستطيع تحمّل هذا الهراء أكثر من ذلك |
Mickey. Affedersin, buna dayanamam. | Open Subtitles | ميكي، معذرة، لا أستطيع تحمّل هذا. |
Benim hakkımda düşüncelerine dayanamam. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع تحمّل ما تعتقده بي الآن |
Bundan daha fazlasına dayanamam. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل المزيد من هذا |
Kurtwell gibi bir adamı kızdırmayı göze alamam. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل مواجهة رجل مثله |
Bunu kaybetmeyi göze alamam. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل فقدانها |
O riski göze alamam. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل هذه المخاطرة. |
Hayır, boş ver. Bunu şu an kaldıramam. | Open Subtitles | لا ، لا ، لا تشغلي بالكِ لا أستطيع تحمّل مثل هذا الآن |
İşin komiği kızların babası olmamayı kaldırabilirim ama başka bir yalan daha kaldıramam. | Open Subtitles | لأنّ الشيء المُضحك أنّ بإمكاني التعامل مع عدم كوني والد الفتاتين، لكن لا أستطيع تحمّل كذبة أخرى. |
Kaybettiğim düşüncesine dayanamadım. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل فكرة أنّي أضعتُه. |
Daha fazla dayanamadım. | Open Subtitles | و... لا أستطيع تحمّل ذلك أكثر |
Daha fazla dayanamıyorum. dayanamıyorum. Üzgünüm. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل الأمر بعد الآن , إنني آسفة |
Üstünlük taslamalarına dayanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل أسلوبهم الدكتاتوري |
Bu bakışlarına dayanamayacağım. | Open Subtitles | لا أستطيع تحمّل رؤيتكِ لي بهذه الطريقة |
Hayır, daha fazla dayanamayacağım. | Open Subtitles | لا، لا أستطيع تحمّل ذلك. |