Siktir! adamın çim biçme makinası yüzünden hiçbir şey duyamıyorum. Tanrım! | Open Subtitles | اللعنة، لا أستطيع سماع شئ بسبب قاطعة العشب |
Dudaklarının kıpırdadığını görüyorum, ama söylediğin tek bir kelimeyi bile duyamıyorum. | Open Subtitles | بإمكاني رؤية شفاهك تتحرّك لكنّي لا أستطيع سماع ما تقوليه |
Uykumda kalp atışımı duyamıyorum. Telaş içerisinde uyanıyorum . | Open Subtitles | لا أستطيع سماع دقات قلبي أثناء النوم فأجلس فزعا |
dinleyemem. Onun sesindeki o acıyı duyamam. | Open Subtitles | لا أستطيع الاستماع لا أستطيع سماع ما حدث بصوتها |
Aynı anda hepinizi duyamam, teker teker lütfen. | Open Subtitles | لا أستطيع سماع كل نفس الوقت. في وقت واحد، من فضلك. |
Hiçbir şey duyamıyordum. Nefes bile alamıyordum. | Open Subtitles | لا أستطيع سماع أي شيء، ولا أستطيع التنفس |
"Ne söylediklerini duyamıyorum ama hoş bir şey olmadığından eminim." | Open Subtitles | "لا أستطيع سماع ما يقولون ولكني موقن أنّه ليس لطيفاً" |
Buradan ne dediğini duyamıyorum. Kendini fazla kaptırmış gözüküyor. | Open Subtitles | لا أستطيع سماع ما يقوله, لكنه يبدو لي حقاً مندمجاً فيه |
Peki, müziğin sesini kısın, kendi düşüncelerimi duyamıyorum. | Open Subtitles | حسنا ً , أبقوا صوت الموسيقى منخفضاً فحسب لا أستطيع سماع أفكاري في الأعلى |
Bununla çaldılar. Ve şimdi bunu duyamıyorum. | Open Subtitles | لقد عزفوا على هذا والآن لا أستطيع سماع ذلك |
Düşüncelerimi duyamıyorum ve ne düşündüğümü duymam gerekiyor yoksa... | Open Subtitles | لا أستطيع سماع أفكاري و أنا بحاجة أن أسمع ما أفكر به |
İkinizde yeter! Kendi düşüncemi duyamıyorum! | Open Subtitles | يكفي كلاكما لا أستطيع سماع نفسي وأنا أفكر. |
Okul ve çocuklar var. Hâlâ sesinden başka bir ses duyamıyorum. | Open Subtitles | المدرسة وجميع الأطفال ما زلت لا أستطيع سماع أي صوت عدا صوتك. |
32,000 frank kazanıyordum, ama şimdi bir şey duyamıyorum. | Open Subtitles | كنت رابحاً 32.000 فرانك ! والآن لا أستطيع سماع شئ |
Sesimi tam duyamıyorum. Çok fazla yankı var. | Open Subtitles | لا أستطيع سماع صوتي بوضوح يوجد صدى كثير |
Kilisenin saatini duyamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع سماع ساعة الكنيسة. |
Dinlemeye çalıştım ama duyamıyorum. | Open Subtitles | حاولت الإنصات، لا أستطيع سماع ذلك |
- Seni duyamıyorum. Hiçbir şey duyamıyorum. | Open Subtitles | -لا أستطيع سماعكِ، لا أستطيع سماع أي شيء |
Kulaklarım mahvolmak üzere. Hiçbir şey duyamıyorum. | Open Subtitles | أذني تواجه ذوبان لا أستطيع سماع أي شيء |
Ama saatlerce ağlamasını dinleyemem ki. | Open Subtitles | لكن لا أستطيع سماع بكائها لساعات |
Bir daha dinleyemem bunları. | Open Subtitles | أنا فقط لا أستطيع سماع ذلك أكثر |
Biliyorsun, bunlar kulağımdayken duyamam. | Open Subtitles | تعلمين أنني لا أستطيع سماع أي شيء وأنا أرتدي هذه. |
Bu gürültüde kendi düşüncelerimi bile duyamıyordum. | Open Subtitles | لا أستطيع سماع أفكارك من كل هذا الضجيج |