"لا أصدّق أني" - Traduction Arabe en Turc

• inanamıyorum

-Keşke. Oğlumun birkaç yıl içinde bir Amerikalıya dönüştüğüne inanamıyorum.
لا أصدّق أني في سنين قليلة، إبني يكبر ليصبح أميركي

Hayatımı yüreksiz bir erkekle tartışarak geçirdiğime inanamıyorum.
أنا لا أصدّق أني أهدرت كل حياتي أهيمن و أتحكم بالناس الذينَ ليسَ لديهم خصيتان.

Onun bu yanını hiç görmediğime inanamıyorum.
لا أصدّق أني لم أرَ هذا الجانب من شخصيته.

Böyle bir yaramaz olduğuma inanamıyorum: Ailen de.
لا أصدّق أني كنت مشاغباً إلى هذا الحد.

Bunu yaptığıma inanamıyorum. İşte. Kahveni iç.
لا أصدّق أني فعلت ذلك تفضلي فنجالك

Daha önce bunu akıl edemediğime inanamıyorum.
لا أصدّق أني لم أفكّر في هذا من قبل

Beni böyle kandırmana izin verdiğime inanamıyorum.
لا أصدّق أني سمحت لك بخداعي هكذا.

Postacı olacağıma inanamıyorum.
لا أصدّق أني سأكون ساعي بريد.

Az yağlı olandan aldığıma inanamıyorum.
لا أصدّق أني جلبت قليل الدسم.

Ona destek olduğuma inanamıyorum.
لا أصدّق أني دافعتُ عنه

-Seni özlediğime inanamıyorum.
لا أصدّق أني اشتقت إليك

Of, bunu söylediğime inanamıyorum.
لا أصدّق أني أقول ذلك

Bunu yaptığıma inanamıyorum.
لا أصدّق أني فعلت ذلك

Öldüğüme inanamıyorum.
لا أصدّق أني مت

Hamile kalacak kadar ve hamileyim diyecek kadar büyüdüğüme bile inanamıyorum.
لا أصدّق أني كبيرة بمَ يكفي لأقول كلمة ((حبلى)) في جملة, أقلّ بكثير من كونها واقعاً

Bunu söyleyeceğime inanamıyorum.
لا أصدّق أني أقول هذا.

Bunu yaptığıma inanamıyorum.
لا أصدّق أني أفعل ذلك

Chaucer'ın, Handel'ın ve Dickens'ın bastığı yerlere ayak bastığıma inanamıyorum.
لا أصدّق أني أمشي على (شوسر) و(هاندل) و (ديكنس).

Seninle konuştuğuma bile inanamıyorum, Gus.
لا أصدّق أني أتحدّث إليك يا (غاس)