Dün gece kovaladıklarının o çocuklar olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّهم كانوا يطاردون الشابّين في القاعدة بالأمس |
Doğal olarak bu kadar büyük olduklarını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّهم يجعلونهم بتلك الضخامة بطريقة طبيعيّة |
Direksiyon başında yakalayınca çok da uğraştıklarını sanmıyorum. | Open Subtitles | لذا عندما أمسكوا به خلف عجلة القيادة، لا أظنّهم حاولوا إستخلاص البصمات |
Beni gördüklerinde düşündüğün kadar sevineceklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّهم سيكونوا سعداء لرؤيتي كما تظنّ. |
O küçük kızın ne olduğunu bildiklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّهم يعرفون حقيقة تلكَ الفتاة الصغيرة |
Ona bunu hiç verdiğini sanmıyorum. Henüz tamamlanmamış. | Open Subtitles | لا أظنّهم قدْ أعوها إيّاها أبداً فهي ليستْ مكتملة بعد |
Askerlerin sadık ama bunu kimseye söylemeyeceklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | جنودكِ أوفياء لكنني لا أظنّهم سيبقون هذا سراً عند أنفسهم |
Bizi izlediklerini sanmıyorum şef. | Open Subtitles | لا أظنّهم يحدّقون بنا أيّها الزعيم |
Bu kadar tehlikeli bir oyunu ellerinde aşısı olmadan oynayacaklarını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّهم سيلعبون بشيءٍ بهذه الخطورة... ما لمْ يتوفّر لديهم العلاج كلقاح مثلاً... |
- Sorunun ne olduğunu bildiklerini sanmıyorum. - Senin fikrin ne? | Open Subtitles | لا أظنّهم يعرفون ما الذي يجري - ماذا تظن ؟ |
Hayvan olduklarını sanmıyorum | Open Subtitles | لا أظنّهم كانوا حيوانات. |
Sadece Spokane ve Seattle'ı almak için geldiklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّهم قطعوا تلكَ المسافة لاحتلال (سبوكان) و(سياتل) فقط. |
Olivia, Luke'u herhangi bir şeyle suçlayacaklarını sanmıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أوليفيا)... لا أظنّهم سيتهمون) لوك) بأيّ شيء واضح ؟ ) |
Büyükannenin Yeri'nde rom sattıklarını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّهم يقدّمون الرمّ في حانة (غراني) |
Hiç sanmıyorum, Ep. | Open Subtitles | ( لا أظنّهم يمزحون يا ( ايب |