Müzikten pek anlamam. | Open Subtitles | عما تتحدث؟ أنا لا أعرف الكثير عن الموسيقى |
Şaraptan pek anlamam. Denizaltından aşırdım bunu. | Open Subtitles | لا أعرف الكثير عن النبيذ، سرقته من الغوّاصة |
Onun hakkında çok şey bilmiyorum ama sizi bıraktıysa aptal olmalı. | Open Subtitles | أنا لا أعرف الكثير عن هذا الرجل.. لكن لابد أنه يتمتع بالغباء لجعلك تذهبين منه |
Kedi hakkında fazla bir şey bilmiyorum. İş için çok seyahat ettim. | Open Subtitles | لا أعرف الكثير عن القطة لقد كنت أسافر كثيراً من أجل العمل |
Bu arada, teknik meseleler hakkında fazla bilgim yok. | Open Subtitles | بالمناسبة، أنا لا أعرف الكثير عن المسائل التقنية |
Kadınlar hakkında pek bir şey bilmem ama onları kızdırdığım zaman anlarım. | Open Subtitles | أنا لا أعرف الكثير عن المرأة، ولكن أنا أعلم أنني مستاء لهم. |
Kadınlar konusunda pek bilgili değilim. | Open Subtitles | - لا ، هذا كل شيء - لا أعرف الكثير عن النساء |
Aslında, NSS'in benden beklediği sadakat hakkında pek bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | بصراحة أنا لا أعرف الكثير عن الولاء الذي تطلبه منظمة الأمن القومي |
Ekonomiden pek anlamam, ama yaptığı internet yazılımı sayesinde, | Open Subtitles | أنا لا أعرف الكثير عن الأعمال, لكنه فعل شيئا في الإنترنت و الآن الكمبيوتر يحبه |
Bu yüzden toca eti ve tüm parmaklarının olması gibi dünyevi şeylerden pek anlamam. | Open Subtitles | و لا أعرف الكثير عن الأشياء الدنيوية مثل لحم التاكو أو أن تمتلك جميع أصابعك |
Şiirden pek anlamam ama burada olduğuma çok mutluyum. | Open Subtitles | لا أعرف الكثير عن الشعر لكنني سعيدة جداً بوجودي هنا |
Klasik müzikten pek anlamam. | Open Subtitles | أنا لا أعرف الكثير عن الموسيقى الكلاسيكية" ".. |
Sanırım bir çeşit arıza olmalı yada... bu şeylerden pek anlamam ama bildiğim bir şey var ki... izninizle.. o da güvenli bir... işletim sistemine sızdığında, çok tehlikeli virüsler kapabilirsin. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب أن يكون خلل من نوع ما أو... . لا أعرف الكثير عن هذه الأشياء، لكني أعرف ذلك... |
- Evet. Futbol hakkında çok şey bilmiyorum. | Open Subtitles | إذاً, أنا لا أعرف الكثير عن كرة القدم |
-Bayan Verter hakkında çok şey bilmiyorum. | Open Subtitles | -في الحقيقة لا أعرف الكثير عن السيدة أديل فيرتر. |
Kendim hakkında çok şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف الكثير عن نفسى |
Ben onun hakkında fazla bir şey bilmiyorum ama arkadaşım biliyor. | Open Subtitles | أنا لا أعرف الكثير عن ذلك. لكن صديقي يعرف عنها. |
Dediğim gibi, onun özel hayatı hakkında fazla bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | حسنا كما قلت، أنا لا أعرف الكثير عن حياتها الخاصة. |
Bayan, tekneler hakkında fazla bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | أنسه , أنا لا أعرف الكثير عن ... القوارب , لكن حقاً |
Silahlar hakkında fazla bilgim yok, ama babam küçük çapta avlanırdı, ve bana anlattığına göre ateşli silahın performansını etkileyen başka faktörler de varmış. | Open Subtitles | لا أعرف الكثير عن الأسلحة، لكن أبي، يقوم بالقَنْص لمرات قليلةٍ، وأخبرني أن هناك، |
Güzel bir dergi gibi duruyor ama odunlar hakkında pek bir şey bilmem ben. | Open Subtitles | يبدو باردا ، لكنني لا أعرف الكثير عن الخشب. |
Yani Howard, ben kadınlar konusunda pek bilgili değilim. - Evet? | Open Subtitles | ...حسناً ، "هاورد" لا أعرف الكثير عن النساء |
Sürüngenler hakkında pek bir şey bilmiyorum ama onda yanlış olan bir şey var. | Open Subtitles | لا أعرف الكثير عن الزواحف لكن يبدو هناك مشكلة به |