"لا أعني" - Traduction Arabe en Turc

    • demek istemedim
        
    • bahsetmiyorum
        
    • demiyorum
        
    • istemem
        
    • Hayır yani
        
    • ima etmiyorum
        
    • demek istedim
        
    • kastetmiyorum
        
    • Demek istediğim
        
    • demek istemiyorum
        
    • söylemiyorum
        
    Hayır, onu demek istemedim, dünyaya gelirken aklen zayıf olduğumun... ileri sürülmesi bana aşırı gibi geliyor. Open Subtitles لا, أعني أن أتجاوز الحد و أجزم بأنني كنت أحمقاً عندما جئت الى هذا العالم
    Ve dışarıda kitap okunmaz demek istemedim. Open Subtitles و لا أعني أنه لا يمكن القراءة خارج المنزل، بالطبع
    Maaştan bahsetmiyorum, maaş benim için en önemli şey değil. Open Subtitles أنا لا أعني الراتب. المال ليس الشيء الأكثر أهمية لي
    Kesin olarak sizin demiyorum ancak bu izlerin bir kadına ait olduğuna eminim Open Subtitles لا أعني بصماتك على وجه التخصيص، لكنني متأكد بإنصاف أن هذه البصمات انثوية
    Seni karalamak istemem, ama çalışma izinin var, değil mi? Open Subtitles عفوا – لا أعني المواجهة و لكن ألديك تصريح عمل؟
    Hayır. Yani, ben yaptım, Dürüst olup... kendi hatamı itiraf etmeliyim. Open Subtitles لا , أعني , أنا لم أفعل يجب أن أكون صادقة
    Ve dışarıda kitap okunmaz demek istemedim. Open Subtitles و لا أعني أنه لا يمكن القراءة خارج المنزل، بالطبع
    Aslında bu bir iltifat olabilir, iltifat olarak aldıysan, öyle demek istemedim. Open Subtitles و لكن يمكن اعتبار هذا مجاملة و في هذه الحالة، لا أعني هذا
    Homoseksüel manasında gay'ler demek istemedim, şunu demek istiyorum "eskiden anne ve babalarınızın dans grupları vardı" ve çok gay gözüküyordu. Open Subtitles أنـا لا أعني شذوذاً جنسياً أعني مثل أن تُحضر والدك كرفيق للرقص شذوذ كهذا
    Asla demek istemedim. Yani şov başlayana kadar gelmezse? Open Subtitles أنا لا أعني مطلقًا,ماقصدته ماذا إن لم تعد الطاقة قبل موعد العرض؟
    O Tardis derken, Tardis'e benziyor demek istemedim. O gerçek Tardis yani. Open Subtitles عندما أقول هذه هي التارديس، لا أعني أنّها تشبه التارديس، بل هي حقّاً التارديس
    İyi bir ceket olmamasından bahsetmiyorum. Demek istediğim, ceket tam uymamış. Open Subtitles لا أعني أنها كانت سترة أنيقة ولكنها لم تكن مناسبة إليه.
    Şimdi kaya ve metalden oluşan gerçek astroidlerden bahsetmiyorum. TED انا لا أعني كويكبات حقيقية من صخور و حديد
    Telefonunu bırakmaktan bahsetmiyorum ya da tableti, arabanın anahtarlarını veya elinde her varsa. TED وأنا لا أعني هنا بأن تترك هاتفك المحمول أو جهازك اللوحي أو مفاتيح سيارتك أو أي شيء آخر في يديك.
    Hiç kesilmesin demiyorum, daha az kesim diyorum. TED لا أعني عدم القطع بتاتاً، ولكن قطعا أقل.
    Üniversiteye gitmeyin demiyorum, ama herkesin gitmesi de gerekmiyor veya herkesin hemen gitmesi gerekmiyor. TED لا أعني أنه لا يتوجب عليك الدخول إلى الكلية، ولكن لا يحتاج الجميع إلى ذلك، وليس الجميع بحاجة للذهاب الآن.
    Şaşırmış gibi görünmek istemem, bir sürü erkek benimle flört eder. Open Subtitles أعني , لا أعني أن أبدو متفاجئة الكثير من الأولاد يغازلونني
    Hayır, yani gerçekten demek istedim. Amerikalıların düşündüğü gibi. Open Subtitles لا أعني التعمق في الأمر بالطريقة الأمريكية
    Carlson'ı tanımadığınızı ima etmiyorum. Open Subtitles انا لا أعني بانكم يا رفاق لا تعرفو كارلسون
    Şimdi, sadece sesi kastetmiyorum, Demek istediğim, hakikaten içinizdeki o gök gürültüsünü dinleyin. TED الآن، لا أعني فقط الصوت، أنا أعني السماع حقاً لذلك الرعد داخل نفوسنا.
    Evlerde elektriğin yüzde 20'si boşa gidiyor, boşa gidiyor derken, insanların verimsiz ampulleri var demek istemiyorum. TED 20 بالمائة من الكهرباء في المنازل تهدر و عندما أقول تهدر، لا أعني بذلك الناس لديها لمبات غير فعالة، قد يكون لديهم
    Yanlış anlaşılmasın, büyük veri sistemlerinin etilen gazı olduğunu veya geçersiz tahminlerde bulunduğunu söylemiyorum. TED وحتى أكون واضحة، لا أعني أن الأنظمة تبعث غاز الإيثيلين أو أنها تعطي تنبؤات غير صحيحة،

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus