Eğer ileride araca, yada bir şeye ihtiyacın olursa her ne olursa , lütfen, hiç çekinme. | Open Subtitles | إذا كنت بحاجة لوسيلة نقل في المستقبل، أو أي شيء، أي شيء كان، أرجوك، لا تترددي |
Bişeye ihtiyacın olursa aramaya çekinme | Open Subtitles | اذا كنت بحاجة الى أي شيء على الإطلاق ، لا تترددي في الاتصال. |
İstediğin bir şey olursa lütfen istemekten çekinme. | Open Subtitles | خلال كل خطوة من الحمل ان كان هناك اي شيئ تحتاجين له ارجوك لا تترددي في السؤال |
Ben Jake. Eğer buradaki zamanınızı daha güzel geçirmeniz için yapabileceğim bir şey olursa lütfen çekinmeyin. | Open Subtitles | أسمي جاك و إن كان هناك أي طربقه أستطيع أن أبقي إقامت في أستراليا أكثر متعه لا تترددي في الطلب |
Kendinizi daha rahat hissettirecek herhangi birşeye ihtiyacınız olursa, lütfen çekinmeyin, ben buradayım. | Open Subtitles | إن احتجت شيئاً آخراً شئ ما لأجل راحتك لا تترددي في طلبه أنا هنا |
Sakın tereddüt etme, tatlım. Ya varsındır ya da yok. | Open Subtitles | لا تترددي يا حلوتي , تستطيع أن توافقين أو لا |
Memnun oldum ayrıca eğer bir şey lazım olursa sormaktan çekinme, tamam mı? | Open Subtitles | شكراً , أقدِّر هذا واسمعي , إن أحتجتي لأي شئ لا تترددي بالسؤال , اتفقنا ؟ |
Ezra buradaki ihtiyaçlarla ilgilenir... yani bir şeye ihtiyacın olursa, onu aramaktan çekinme. | Open Subtitles | إزرا، يعتني بكل شئ هنا إذا أحتجت أي شئ, لا تترددي في الإتصال به. |
Eğer bir şeye ihtiyacın olursa aramaya çekinme ya da sadece görüşmek için bile olsa. | Open Subtitles | لا تترددي بالإتصال علي إن إحتجتِ أي شيئ أو إن أردتِ التسكع فقط |
İşte bu da telefon. Bizi herhangi bir şey için aramaktan çekinme. | Open Subtitles | هذا هو الهاتف لا تترددي بالاتصال بنا |
Muhabbete katılmaktan çekinme. | Open Subtitles | هم؟ لا تترددي في الانضمام إلى المحادثة |
Bu arada görmezden gelmek için çekinme. | Open Subtitles | بالمناسبة, لا تترددي بتجاهل ذلك |
Bizi yeniden göreve getirmekten çekinme. | Open Subtitles | لا تترددي ان نشغل مكانك مرة اخرى |
Soruların varsa, çekinme sor. | Open Subtitles | لو لديكِ سؤال لا تترددي فى سؤاله. |
Bir şeye ihtiyacın olursa beni aramaktan çekinme. | Open Subtitles | لا تترددي بالاتصال بي إذا احتجتي أي شيء |
Olman gereken başka bir yer varsa çekinme yani... | Open Subtitles | إذا كان هناك مكان تريدين الذهاب إليه ...لا تترددي |
- Çok teşekkür ederiz Sophia. Başka soruların da olursa lütfen aramaktan çekinme. | Open Subtitles | نحن ممتنون يا (صوفيا) لا تترددي في الاتصال |
Bakın, sizin için yapabileceğim özel bir şey varsa lütfen çekinmeyin. | Open Subtitles | إسمعي، إن كان ثمّة أمر يمكنني فعله لأجلكِ شخصياً -فرجاءاً لا تترددي بالطلب |
lütfen çekinmeyin. | Open Subtitles | رجاءً لا تترددي في أخبارنا |
Bir daha asla tereddüt etme çünkü bu bizi öldürür. | Open Subtitles | لا تترددي مرةً أخرى, لأنَّ هذا سيعرضنا للقتل |
Bir daha asla tereddüt etme çünkü bu bizi öldürür. | Open Subtitles | لا تترددي مرةً أخرى, لأنَّ هذا سيعرضنا للقتل |