Umarım direk dalmış olmamızın sakıncası yoktur. | Open Subtitles | آمل أنكِ لا تُمانعين في قدومنا إلى هُنا |
Umarım gelmemin senin için bir sakıncası yoktur. | Open Subtitles | أتمنى أنكِ لا تُمانعين مجيئي |
Umarım sakıncası yoktur. | Open Subtitles | آمل أنكِ لا تُمانعين |
Eğer sakıncası yoksa çok isterim. | Open Subtitles | إذا كنتِ لا تُمانعين بأن تَحكي لي، أودّ ذلك كثيراً |
sakıncası yoksa, ondan ayrılmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا أريدُ أن أحمل هذا , إذا كنتِ لا تُمانعين |
Yani, grupla birlikte takılıyor olur, senin için sakıncası yoksa tabii. | Open Subtitles | أعني, إنها ستكون مسرورة بالذهاب مع أولئك الأشخاص, إذا كنت لا تُمانعين |
Ben Detektif Frazer. sakıncası yoksa sana bir kaç soru sormak isterim. | Open Subtitles | اسمي المحقق فريزر وأود أن أسألكِ سؤالين إن كنتِ لا تُمانعين |