Çok uzun zamandır burada değilim ama anladığım kadarıyla burda kimse kimseye güvenmiyor. | Open Subtitles | أنا لم أكن هنا مده كافية ولكن يبدو أنه لا يثق أحد بأحد. |
Görünen o ki, giyotin numarasını yapacak bu sarsılmaz ellerle güvenmiyor. | Open Subtitles | يبدو أنه لا يثق بهذه اليدين الثابتتين للعمل على خدعة المقصله |
Rozetli insanlara güvenmiyor. | Open Subtitles | انه لا يثق بالاشخاص الذين يحملون الشارات |
Öz annesine bile güvenmez. Sahip olduğu herşeyin bir koruması vardır. | Open Subtitles | وقال إنه لا يثق أمه كل ما لديه ،وقال انه الحراس. |
Bu nedenle müdürünüze olaya el atmasını umduğumuzu söyledik, ancak ne yazık ki, adamlarımızın kaybolduğuna inanmıyor. | Open Subtitles | لذلك نحن على اطلاع الخاص المدير ، مع تأمل انه خطوة في ، ولكن للأسف ، انه لا يثق حسابنا وكلاء المفقودة. |
Yeni Dışişleri Bakanı Ernest Bevin komünistlere güvenmeyen, eski bir işçi sendikalıydı. | Open Subtitles | كان إرنست بيفن، وزير الخارجية الجديد، نقابيًا عماليًا محنكًا وكان لا يثق بالشيوعيين |
Ama bunun yerine federallere güvenmediği için kanıtları kendi bulmaya kalkıştı. | Open Subtitles | لكن عِوضاً عن ذلك، مكث هناك محاولاً الحصول على الدليل بنفسِه. لأنه لا يثق بالفيدراليين. |
Bu işte öğrendiğim ilk şey eğer biri size güvenmiyorsa siz de onlara güvenmezsiniz. | Open Subtitles | أول شيء تعلمته في هذا العمل هو انك لا يمكنك الثقة في من لا يثق بك |
Babam bana hala güvenmiyor. Bana düşük düzeyli bir çalışan gibi davranıyor. | Open Subtitles | ابى لا يثق فى هذه الايام يعاملنى كتحد الموظفين الصغار |
- Dr. Doğrucu, antibiyotikler konusunda bana güvenmiyor. | Open Subtitles | الطبيب الذي يعمل كل شئ بشكل صحيح لا يثق في مع مضاداته الحيوية |
Gibbs kesinlikle bize ne olduğunu söyleyecek kadar güvenmiyor. | Open Subtitles | ان جيبز لا يثق بنا كامل الثقة ليوضح لنا ما يحدث |
O sana da güvenmiyor. Yoksa niye seni buraya geri göndersin ki? | Open Subtitles | هو لا يثق بك أبداً أو لماذا هو أرسلك للعودة؟ |
Emir de almıyor. Senden başka kimseye güvenmiyor. | Open Subtitles | لا يأخذ التعليمات ويقول أنه لا يثق بأحد سواك. |
Çünkü olayı üzerine yıktılar ve bize güvenmiyor. | Open Subtitles | لأنه تم الإيقاع به وهو لا يثق بقدرتنا على حل ذلك |
Numara yapıyor çünkü size güvenmiyor ama bu doğru. | Open Subtitles | انه يتظاهر لانه لا يثق بكم, لكنها الحقيقة. |
Kimseye güvenmez. Kendisine bile. | Open Subtitles | ولكنه لا يثق بأحد على أي حال ولا حتى نفسه |
Neden doğruyu söyleseniz dahi insanlar size inanmıyor sizce? | Open Subtitles | لماذا لا يثق بكٍ الناس عندما تقولين الحقيقه؟ |
Hareketlerin ne kadar cesurca olursa olsun... yine de kimseye güvenmeyen bir ajanın hareketleri. | Open Subtitles | افعالك بقدر ما هي شجاعة بقدر ما هي ستبقى افعال عميل فعليا لا يثق بأحد |
Hiç kimsenin güvenmediği bir kadın için kariyerini harcamak istediğine emin misin? | Open Subtitles | ألا تخجل من تضييع حياتك المهنية على إمراة لا يثق بها أحد ؟ |
Bize güvenmiyorsa yorulup susadığında suyunu başka birisinin yalağından içecek. | Open Subtitles | وإن كان لا يثق بنا حين يشعر بالتعب والعطش ويذهب للبحث عن الماء، |
Çok uzun zamandır burada değilim ama anladığım kadarıyla burda kimse kimseye güveniyor. | Open Subtitles | أنا لم أكن هنا مده كافية ولكن يبدو أنه لا يثق أحد بأحد. |
-Sana inanmayanın ben olduğumdan emin misin, Jack? | Open Subtitles | هل أنت متأكد ، أني أنا من لا يثق بك يا جاك ؟ |
Belki kadınlara güvenmiyordur. | Open Subtitles | لماذا لم يخبرَنا؟ ممكن لا يثق بالنِساءَ |
Annesine güvenmezken ona yakın bir adamının onursuzluğundan bahsetmesine inanır mı? | Open Subtitles | أمه التي لا يثق بها تحمل انباء من رجل نزع عنه الشرف؟ |