"لا يريدني" - Traduction Arabe en Turc

    • istemez
        
    • beni istemiyor
        
    • olmamı istemiyor
        
    • istemediği
        
    • istemediğini
        
    • istemiyordur
        
    • vermiyor
        
    Beni cehenneme götürdü. Benim yargıca gitmemi istemez. Open Subtitles سيأخذني إلى الجحيم إنه لا يريدني أن أذهب إلى القاضي
    Lütfen babamı aramayın. Bir oğlanla yalnız kalmamı bile istemez o. Open Subtitles من فضلك لا تتصل بأبي إنه لا يريدني أن أكون بمفردي مع شاب
    O beni istemiyor, ben de geri dönecek değilim. Open Subtitles إنّه لا يريدني أن أعود، وأنا لن أفعل ذلكَ.
    Ölüydün sen. beni istemiyor artık, hepsi senin yüzünden. Open Subtitles إنه لا يريدني بعد الآن وكل هذا بسببكِ.
    O zaman niye kimse onun gibi olmamı istemiyor? Open Subtitles إذاً ، لماذا لا يريدني أي أحد أن أكون مثله؟
    Evrakları olmadığı için değil sadece bana göstermek istemediği için. Open Subtitles ليس لأنه لا يمتلكهم، ولكنه لا يريدني أن أراها وحسب.
    Ve o kısacık anda, beni istemediğini anladım Open Subtitles وأعتقدت لأقل من ثانية أنه لا يريدني حقاً
    Belki benim, nişanlısını düğünde terk etmesine neden olan kız ile işi pişirmemi istemiyordur. Open Subtitles حسناً, ربما لا يريدني أن أفعل هذا مع 000 الفتاة التي ترك خطيبته عند المدبح لأجلها
    Babam senin gey olduğunu düşündüğü için sizde kalmama izin vermiyor. Open Subtitles أبي لا يريدني أن أنـام في منزلك لأنـه يعتقـد أنك مِـثليّ
    Yanlış yerdeyimdir o zaman, çünkü oğlumu istemeyen beni de istemez. Open Subtitles ثم أنا في المكان الخاطئ ، لأنه لو كان لا يريد ابني ، إنه لا يريدني.
    Evet. Ama bu konuda konuşmamı istemez. Open Subtitles بالطبع ولكنه لا يريدني أن أخبر أحد بما حدث
    Ama benim beş parasız kalmamı istemez. Open Subtitles لكن، يصدّقني، لا يريدني أن أكون مفلس.
    Karanlık beni istemiyor. Aydınlık bana katlanamıyor. Open Subtitles الظلام لا يريدني والنور لا يطيقني
    Şimdi dediğine göre Elohim beni istemiyor. Open Subtitles و الأن يقول لي بان الرب لا يريدني
    Öyleyse neden beni istemiyor? Open Subtitles لكن لماذا لا يريدني ؟
    Allah bile benim hoca olmamı istemiyor. Open Subtitles مولانا، حتى الله لا يريدني أن أكون رجل دين
    Uyanmamı veya farkında olmamı istemiyor. Open Subtitles هو لا يريدني أن أكون مستيقظة أَو مدركة لهذا.
    Birileri benim mutlu olmamı istemiyor. Open Subtitles هناك شخص ما لا يريدني أن أكون سعيدة.
    Mitch lisedeyken bıraktığı ve sonumun onun gibi olmasını istemediği için. Open Subtitles لان ميتش خرج من الجامعة و لا يريدني ان انتهي مثله
    Burada hala birisinin benim görmemi istemediği bir şey var. Open Subtitles هناك ما زال شيء هنا شخص ما لا يريدني ان اراه
    Birilerinin buradan gitmemi istemediğini sezinliyorum. Open Subtitles أكوّن الإنطباع المتميّز ذلك شخص ما لا يريدني أن أترك.
    Katie'ye, onun benimle ya da Harris'lerden biriyle görüşmesini istemediğini söylemişti. Open Subtitles ولكنه أخبر كاتي بأنه لا يريدني ولا أي أحد من آل هاريس ماذا؟
    İçinizden biri beni burada istemiyordur. Open Subtitles أحدكم لا يريدني هنا.
    Eminim o istemiyordur. Dickie bana sormaları için ikna etmiştir. Open Subtitles أنا متأكدة أنه لا يريدني لا بد أن (ديكي) أقنعها بدعوتي
    Chandler benim hakkım bir şeyler yazmış, ve görmeme izin vermiyor. Open Subtitles تشاندلر كتب شيئا عني و هو لا يريدني أن أراه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus