"لا يشرب" - Traduction Arabe en Turc

    • İçki içmez
        
    • içki içmiyor
        
    • içki içmeyen
        
    • içiyor
        
    • içmez ki
        
    • içmediğini
        
    • içtiği yok
        
    • asla sarhoş
        
    • Hiç içmeyen
        
    • İçmiyor bile
        
    • alkoliklerle
        
    • içmezler
        
    Sorunuza da cevap vereyim, hayır, içki içmez. Open Subtitles لا، هذا ردي على سؤالك: لا، هو لا يشرب على الإطلاق.
    Gastriti olduğu için içki içmiyor. Open Subtitles لديه التهاب المعدة المزمن، حتى انه لا يشرب.
    Neden senin gibi içki içmeyen biri saatlerce barda oturur ve su içer? Open Subtitles حسنا و ماذا يدفع شخصا لا يشرب أن يقضي ساعات في البار يشرب الماء؟
    Şeker bitmiş, ayrıca Bakan kahvesini süt değil kremayla içiyor. Biraz acele edin. Open Subtitles نفذ السكر والوزير لا يشرب قهوته مع الحليب بل الكريمة
    Onda kafein var ama. Jerry kafein içmez ki. Open Subtitles "مورنينغ ثاندر" فيه كافيين، (جيري) لا يشرب الكافيين
    Sana yaşayan kimsenin kanını içmediğini falan mı söyledi? Open Subtitles لقد أخبرك أنه لا يشرب دماء البشر أو ما شابه؟
    Kesin yine kahve yapıyordur. Başka bir şey içtiği yok. Open Subtitles -غالباً يعد إبريق قهوة آخر، لا يشرب غيرها
    Birçok şey oldum Walter ama asla sarhoş olmadım. Open Subtitles حسناً هناك أشياء كثيرة غير أنه لا يشرب
    Koca Baba da arada sırada içer. Hiç içmeyen adama güvenmem ben. Open Subtitles الأب الكبير يشرب من آن لآخر اننى لا أثق فى الانسان الذى لا يشرب
    -Walter, bu israf. İçmiyor bile! Open Subtitles لا يا (والتر) إنه هدر إنه لا يشرب
    - Toni, haydi ama! Eski alkoliklerle takılıyor olması, eğlenmeyeceği anlamına gelmez. Open Subtitles هيا يا (توني) إنها بعض الإصلاحات و هذا لا يعني أنه إذا كان لا يشرب لا يستطيع أن يرفه عن نفسه
    Sana seve seve yardim ederiz, ama Raj su siralar bazi badireler yasamakta zaten o içki içmez, bu yüzden... Open Subtitles بيني، نحن نحب أن نساعدك لكن راج يمر ببعض المشاكل في الوقت الحالي ... إضافة إلى أنه لا يشرب لذا
    -Efendim? -Joe, teğmen içki içmez. Open Subtitles ــ سيدي ــ جو ، الملازم لا يشرب الكحول
    Brock Sterling dizide içki içiyor, ama Evan hiç içki içmiyor. Open Subtitles يقوم (بروك ستيرلينغ) بشربها في المسلسل لكن (إيفان) لا يشرب مطلقاً
    - İçki içmiyor. - Tahmin etmeliydim. İçki içmiyor. Open Subtitles أنه لا يشرب الكحول - كان عليّ تخمين هذا -
    Elimizdeki tek içki içmeyen kişisin. Open Subtitles لأنك الوحيد بيننا الذي لا يشرب
    Yani, ya onun içki içmeyen alkolik teorisine göre hareket edeceğiz, ya da tamamen iz bırakmamayı başaracak kaynaklara sahip kişiler tarafından zehirlendiği teorisine göre. Open Subtitles إذن، إما أن نوافق على نظرية الثمل الذي لا يشرب أو نعتبر أنه سُمم على يد مجموعة ما لديهم القدرة على جعل الأمر غير قابل للتعقب
    - Louis kimse yok burada. Ayrıca şu masa da sadece su içiyor. Open Subtitles لويس، لا يوجد الكثيرون هنا ومن بتلكَ الطاولة لا يشرب إلا الماء
    Kim kahve içmez ki? Open Subtitles من لا يشرب القهوة ؟
    Sizler bu arkadaşın içmediğini mi söylüyorsunuz? Open Subtitles أتقولون أن هذا الرجل المتأنق لا يشرب ؟
    Kesin yine kahve yapıyordur. Başka bir şey içtiği yok. Open Subtitles -غالباً يعد إبريق قهوة آخر، لا يشرب غيرها
    Birçok şey oldum Walter ama asla sarhoş olmadım. Open Subtitles حسناً هناك أشياء كثيرة غير أنه لا يشرب
    Koca Baba da arada sırada içer. Hiç içmeyen adama güvenmem ben. Open Subtitles الأب الكبير يشرب من آن لآخر اننى لا أثق فى الانسان الذى لا يشرب
    -Walter, bu israf. İçmiyor bile! Open Subtitles لا يا (والتر) إنه هدر إنه لا يشرب
    - Toni, haydi ama! Eski alkoliklerle takılıyor olması, eğlenmeyeceği anlamına gelmez. Open Subtitles هيا يا (توني) إنها بعض الإصلاحات و هذا لا يعني أنه إذا كان لا يشرب لا يستطيع أن يرفه عن نفسه
    İnsanlar kan içmezler. Open Subtitles الانسان لا يشرب الدماء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus