"لا يمكننا السماح" - Traduction Arabe en Turc

    • izin veremeyiz
        
    • müsaade edemeyiz
        
    • bırakamayız
        
    • izin vermeyiz
        
    • izin veremezdik
        
    Ölümüm yüzünden onu hapse atmak istiyorlar. Buna izin veremeyiz. Open Subtitles يريدون إلقاءه في السجن لموتي لا يمكننا السماح لهم بهذا
    Sana hikâyelerini anlatabilirim. Tüh. Laverne, daha fazla insan öldürmesine izin veremeyiz. Open Subtitles يمكنني أخبارك قصصا لافيرن , لا يمكننا السماح له بقتل اناسا اكثر
    Yani, anahtar kural, bunun olmasına izin veremeyiz. TED لذا، فحقاً، فأن المفتاح هنا هي أنه لا يمكننا السماح بهذا.
    Bu adamın Warlock'a gelip, herkesi dehşete düşürmesine izin veremeyiz. Open Subtitles لا يمكننا السماح لهذه الفوضوية والقتل والعنف وتدمير وورلوك ،
    Değerli yağmur ormanlarımızın yanmasına müsaade edemeyiz. TED تعرفين، لا يمكننا السماح بحرق الغابات المطيرة الثمينة.
    Onun platforma ulaşmasına izin veremeyiz. Open Subtitles الآن ، لا يمكننا السماح له بالوصول الى المنصة
    Bu insanların sokaklarda canlarının istediği gibi dolaşmasına izin veremeyiz. Open Subtitles أستطيع إخراج نفسي. لا يمكننا السماح لي هؤلاء الناس التواجد بحرية في الشوارع.
    Sanırım... size ne kadar bilgi düzeyinde güvenebileceğimizden emin olana kadar,... ..um... bu tesiste serbestçe dolaşmanıza izin veremeyiz. Open Subtitles فقط حتى نقرر أى مستوى من المعلومات نوفره لكم لا يمكننا السماح لكم بمغادرة هذه القاعدة بحريتكم
    Buffy! Buffy, Dawn'u bulmalıyız. Glory'ye izin veremeyiz... Open Subtitles بافي علينا أن نجد داون لا يمكننا السماح لجلوري
    Tek çıkışımız var. Bizi yakalamalarına izin veremeyiz! Open Subtitles هناك طريقة واحدة فقط للهرب من هذا لا يمكننا السماح لهم بالإمساك بنا
    - Evet. Onları kaybediyoruz. Buna izin veremeyiz. Open Subtitles سوف نخسرهم لا يمكننا السماح بذلك , لديَّ فكرة
    Belli ki bunun olmasına izin veremeyiz. Open Subtitles من الواضح أنه لا يمكننا السماح بحدوث ذلك
    Açıkçası, bunun olmasına izin veremeyiz. Anlıyorum, efendim. Open Subtitles وبالحكومة كلها عن طريقى من الواضح أنه لا يمكننا السماح بحدوث ذلك
    Çok basit, beyler. Bunun olmasına izin veremeyiz. Open Subtitles الامر واضح ايها الافاضل لا يمكننا السماح بحدوث هذا
    Okulları düzeltemeyeceğimize katılıyorum ama daha da kötüleşmelerine izin veremeyiz. Open Subtitles أتفق مع ذلك ، لا يمكننا معالجة مشكلة المدارس لكن لا يمكننا السماح بتردّي حالها أكثر
    - Diğer Wraith'ler. - Onların dışarı çıkmasına izin veremeyiz. Open Subtitles الأشباح الآخرين لا يمكننا السماح لهم بالخروج
    Bu adamın rahatlamasına izin veremeyiz. Open Subtitles لا يمكننا السماح لهذا الرجل بأن يهدئ في أي وقت
    Cumhuriyetin bu gezegeni ele geçirmesine izin veremeyiz. Open Subtitles لا يمكننا السماح للجمهورية بغزو هذا الكوكب
    Giriş kapımızda kendi bağırsaklarını deşmesine müsaade edemeyiz. Open Subtitles لا يمكننا السماح له بقتل نفسه أمام بواباتنا
    Sizinle aynı haklara sahip bu güzel ağaçları yok etmenize müsaade edemeyiz. Open Subtitles لا يمكننا السماح لك بتدمير هذه الأشجار الجميلة والتي تمتلك نفس الحقوق التي تمتلكها أنت
    Tüm eğlenceyi onlara bırakamayız, değil mi? Open Subtitles لا يمكننا السماح لهما بالحصول على كل المرح ،الآن أليس كذلك
    Ağacı kesmelerine izin vermeyiz Open Subtitles لا يمكننا السماح لهم خفض شجرة!
    Zehir olmadan 25 dereceye gelmesine izin veremezdik şimdi de o kaplıca dumanı olmadan 36 olmasına izin veremeyiz. Open Subtitles لا يمكننا السماح له بالوصول إلى 78 درجة من دون السم و الآن لا يمكننا السماح له بالوصول إلى 98من دون أبخرة الينابيع الحارة تلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus