"لا يمكنني تخيل" - Traduction Arabe en Turc

• tahmin bile edemiyorum
• düşünemiyorum
• hayal edemiyorum
• hayal bile edemem
• Hayal bile edemiyorum
• hayâl edemiyorum
• tahmin bile edemem

Patlamanın sebep olduğu karmaşayı tahmin bile edemiyorum.
لا يمكنني تخيل الفوضى التي تسببت بكل هذا.

- Olanları tahmin bile edemiyorum. - Biraz korkutucuydu.
ـ لا يمكنني تخيل هذا ـ لقد كان الموقف مخيفاً حقاً

Kanser hastası durumunda birinin bu eğlence uyuşturucuları kullanmasını düşünemiyorum.
لا يمكنني تخيل مريضة بالسرطان في حالتها تستخدم عقارات ترويحية

Larry, bugünlerde nasıl bir baskı altında olduğunu düşünemiyorum bile.
لا يمكنني تخيل الضغط الذي تمر به هذه الأيام

Sensiz kaldığımı hayal edemiyorum. Sana ihtiyacım var.
لا يمكنني تخيل الحياه بدونك انا احتاج لك

Ve nasıl düşünürsem düşüneyim seni sevmediğimi hayal edemiyorum.
و لا يهمني ما تظنه في هذا و لا يمكنني تخيل نفسي بدون حبك

Boğuştuğunuz sorunları hayal bile edemem.
لا يمكنني تخيل ما تمر بهِ الآن حتى.

Eh, deniyorum. Gerçi bebekten sonra ne olacağını Hayal bile edemiyorum.
بالرغم انني لا يمكنني تخيل ما سيحدث بعد أن يولد الطفل

Neler düşündüğünü tahmin bile edemiyorum. Kolay.
لا يمكنني تخيل ما تظنه هذا سهل

Ne kadar mutlu olduğunu tahmin bile edemiyorum.
لا يمكنني تخيل مقدار سعادتكِ

Nasıl bir his olduğunu tahmin bile edemiyorum.
لا يمكنني تخيل شعور كهذا.

Nasıl hissettiğini tahmin bile edemiyorum.
لا يمكنني تخيل كيف يشعرك هذا

Bugün son bir görüşmem daha var ama açıkçası sizden daha çok sevebileceğim birini düşünemiyorum.
لدي مقابله واحدة أخرى اليوم ولكن لأكون أمينة , لا يمكنني تخيل أن يعجبني أي أحد أكثر منكم يا رفاق

Sen ne diyorsun Bates? Dul Hanım'ı telsiz radyoyla düşünemiyorum leydim.
لا يمكنني تخيل الكونتيسة الأرمله مع لاسلكي، سيدّتي

Ve seninle yaşlanmaktan daha iyi bir hayat düşünemiyorum.
و لا يمكنني تخيل حياة أفضل من أن أشيخ معك

Şeytan köpeğinin çalışmasının ona ne kadar büyük bir zarar verdiğini hayal edemiyorum.
لا يمكنني تخيل الصدمة التي عانت منها بسبب الأفعال القذرة للكلب الشيطاني

Üzgünüm. Bunlarin hiçbirisini hayal edemiyorum.
أنا آسف, لكن لا يمكنني تخيل اي من ذلك

Evet, şey babamı kaybettiğimi hayal edemiyorum.
.... أجل, حسناً لا يمكنني تخيل أن أفقد والدي

Bunun sizin için ne kadar zor olduğunu hayal bile edemem.
لا يمكنني تخيل مدى صعوبة الأمر عليك

Hem erkek hem kadın olmak nasıl bir şey Hayal bile edemiyorum.
لا يمكنني تخيل كيف هو شعور أن تكون رجل و أمرأة كلاهما

"Çok güzel birisinin burada yalnız olabileceğini hayâl edemiyorum"
لا يمكنني تخيل أحد بهذا الجمال يمكن أن يكون وحيداً

Bunun nasıl hissettirdiğini tahmin bile edemem.
لا يمكنني تخيل كيف يمكن ان يُشعر هذا. اعلم انك قد تعرضت للأذى.