"لا يوجد الكثير" - Traduction Arabe en Turc

    • pek bir şey yok
        
    • fazla bir şey yok
        
    • çok şey yok
        
    • çok yok
        
    • pek yok
        
    • pek birşey yok
        
    • çok bir şey yok
        
    • fazla şey yok
        
    Burada pek bir şey yok. Sadece buhar odaları ve jeneratörler olmalı. Open Subtitles لا يوجد الكثير هنا في الأسفل قد توجد غرف التدفئة و المولدات
    Galiba içeride vücut çalışmak dışında yapacak pek bir şey yok. Open Subtitles لكني أعتقد أنه لا يوجد الكثير لتفعله بالداخل غير ضرب الحديد
    tüm dünyada ise bundan çok daha fazla görme engelli, sarı nokta hastalığı gibi retina hastalıkları yüzünden görememekte ve onlar için yapılabilecek pek bir şey yok. TED وهناك اكثر من هذا بكثير حول العالم وهم مصابون بالعمى تبعاً لأمراض اصابت الشبكية من مثل التنكس البقعي و لا يوجد الكثير مما يمكننا القيام به حيالهم
    Görülecek fazla bir şey yok, ama yine de bakıver. Open Subtitles لا يوجد الكثير هنا لمشاهدتة ولكن تمتع علي اي حال
    Devam edecek çok şey yok ancak zemin paspası üzerinde çimento izi bulmuşlar. Open Subtitles لا يوجد الكثير للمُضي قُدماً من خلاله لكنهم وجدوا آثار لمسحوق الإسمنت على أرضية السيارة
    Sokakta o kadar çok yok bugünlerde. Open Subtitles لا يوجد الكثير من الأطفال فى الشارع هذه الأيام
    Bu aralar pek yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير من أولئك في الأرجاء
    Bugün herkesin seni çok özlediği dışında, söylenecek pek birşey yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير ليقال اليوم, غير بان الجميع افتقدوك بشدة.
    'Aralarında, yapamayacakları çok bir şey yok' Open Subtitles ومن بين هؤلاء الاثنين , لا يوجد الكثير لتحصل عليه
    Bugünlerde televizyonda izlenecek pek bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير لمشاهدته في التلفاز هذه الأيام
    Fark ettiniz mi bilmem ama buralarda yapacak pek bir şey yok. Open Subtitles لا اعرف ان لاحظتم لكن لا يوجد الكثير لفعله هنا
    Adli açıdan pek bir şey yok. Hatta hiçbir şey yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير من ناحية الطبّ الشرعيّ، في الواقع، لا يوجد شيء
    Kasabanın kuzeybatısında pek bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير من العمران في شمال غرب البلدة
    Elimizde, adamın adı ve Mossad'daki pozisyonu haricinde pek bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير هنا بخلاف اسم الرجل و موقعه مع الموساد
    Otel odasında yapacak pek bir şey yok acaba bunu reklam için mi yapıyorsun yoksa... Open Subtitles لا يوجد الكثير لأنجزه داخل غرفتي في الفندق لذلك أتسأل هل تفعل ذلك للدعاية .. أو
    Evet, bu gece, senin için yapabileceğim çok fazla bir şey yok. Open Subtitles أجل، لا يوجد الكثير من العمل القانوني الذي يمكنني فعله لك الليلة
    Şu an hâlâ şokta olduğu için söyleyecek çok fazla bir şey yok ama iç güdülerim bir şeyler gördüğünü söylüyor. Open Subtitles حسناً ، إنها مصابة بصدمة نفسية ، لذا لا يوجد الكثير للمضي قدماً لكن شعوري ينبئني بأنها قد رأت شيئاً ما
    Sizin aranızda yaşanacak fazla bir şey yok. Open Subtitles حسناً ، لا يوجد الكثير لكن تقوما بإختياره ، أليس كذلك ؟
    Anlatacak çok şey yok Memleketim hakkında Open Subtitles لا يوجد الكثير ليُحكي عن موطني
    Nezaharette yapacak çok şey yok. Open Subtitles حسناً , لا يوجد الكثير لفعله بالمعتقل
    Çevrede çok yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير هنا
    Yeni banknotlar. Bu şehirde bunlardan pek yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير منهم في هذه الأيام
    Bakacak pek birşey yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير للنَظْر إلى.
    Konuşacak çok bir şey yok. Open Subtitles لا يوجد الكثير لأتحدث عنه
    Bunun yanında, haklı olsan bile, yapabileceğin çok fazla şey yok... var mı? Open Subtitles إلى جانب ذلك ، حتى لو كنت على صواب لا يوجد الكثير ؟ مما يمكنك فعله ، أيوجد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus