Arada bir bazı dış yardım alma ile yanlış bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خاطئ . بأخذ مساعدة خارجية كل فترة |
Ve içini rahatlat onun. yanlış bir şey yok. | Open Subtitles | وطمأنه، بأنّه لا يوجد شيء خاطئ |
yanlış bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خاطئ. |
Beyler kulübüne gitmenin yanlış bir tarafı yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خاطئ . مع نادي لرجال المحترمين |
Bu yaşta erkekleri arzulamanın yanlış bir tarafı yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خاطئ برغبتك بالرجال في عمرك |
Taşıma aracı veya istasyonla ilgili bir sorun yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خاطئ مع مركبة النقل هذه، أو المحطة. |
Senin bir sorunun var. -Benim hiçbir sorunum yok tamam mı? | Open Subtitles | أنت، لا يوجد شيء خاطئ معي. |
Bir karıyla bitirilmemiş işlerini halletmekte yanlış bir şey yok Richard. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خاطئ في (علاقة غرامية مع سيدة، (ريتشارد |
Bunda yanlış bir şey yok Ethan. | Open Subtitles | (لا يوجد شيء خاطئ فيك، يا (إيثان أفكار غربية قذرة بدعوى حقوق الأنسان |
- Kulaklarında sorun yok. - Hayır, davranışında var. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خاطئ بسمعه لا ، فقط في أسلوبه |
sorun yok. Herşey kontrol altında. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خاطئ كل شيء تحت السيطرة |
Benim hiçbir sorunum yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء خاطئ معي. |