Sigaralar sakız viskiler arkasında çıplak kadın resmi olan oyun kartları. | Open Subtitles | لبان ويسكى ورق لعب عليها سيدات عاريات و بالطبع أهم شئ |
Bana 10,000 tane şekerli sakız veriyorsun bir de telefon mu bekliyorsun? | Open Subtitles | لا يمكنك أن تعطينى 10,000 قطعة لبان , وتتوقع منى الاتصال بك |
Çiğnemeye devam et. Kızcağızım sakız öğünü yiyen ilk insan olacak. | Open Subtitles | استمري في المضغ ستصبحين أنت أول من جرب لبان وانكا السحري |
Bana 10,000 tane şekerli sakız veriyorsun bir de telefon mu bekliyorsun? | Open Subtitles | لا يمكنك أن تعطينى 10,000 قطعة لبان , وتتوقع منى الاتصال بك |
Bu dünyanın en inanlımaz, en olay yaratacak sakızı! | Open Subtitles | إنه أروع وأعجب لبان في العالم، اللبان المدهش |
Elimizdeki tek şey nikotinli sakız ve bir kol saati. | Open Subtitles | كل ما لدينا هو بعض من لبان النيكوتين وساعة معصم |
Daha sonra gidip dükkanının önüne sakız atacağım. | Open Subtitles | أنت سَتَسْقطُ غلاف لبان في الشارعِ أمام مخزنِه لاحقاً. |
Onu öpmek için eğildiğimde ağzımda sakız olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | فأذهب لاميل عليها و اقبلها ثم أدرك أن هناك لبان فى فمى |
Görünüşe göre, Maplewood-New Jersey'li bir çocuk kız kardeşinin saçına sakız yapıştırmış. | Open Subtitles | يبدو أن طفل بالقرب من نيو جيرسى اقترف ذنباً وضع لبان في شعر أختة |
-Olay yerinde bulduğumuz sakız balonlu çikletti ama üstünde nane ve nikotin kalıntıları vardı. | Open Subtitles | اللبان الموجود في مسرح الجريمة هو لبان فقاعات لكن له أثر النعناع والنيكوتين |
Şimdi, bir kutu sakız almanı istiyorum sonra arka kapıdan çık. | Open Subtitles | الآن ، أريدك أن تشتري عُلبة لبان بعدها إخرج عند المدخل الخلفي. |
Gelecek hakkında endişelenmenin, bir cebir denklemini... sakız çiğneyerek çözmeye çalışmak kadar etkili olduğunu söyler. | Open Subtitles | إنه يقول القلق على المستقبل مفيد كمحاولة حل معادلة من الجبر بمضع قطعة لبان |
Bisikletle evinin etrafında tur atmalı verandasında oturmalı, belki de ona sakız ikram etmeli. | Open Subtitles | يجب أن يركب دارجته إلى منزلها ويجلس بجوارها وربما يعطيها قطعة لبان |
sakız ister misin, Breaker? | Open Subtitles | هل ترغب في لبان فراولة يا صديقي ؟ |
Ayakkabı boyası veya bir parça sakız için bile. Şimdi bunu anladın mı? Anladım. | Open Subtitles | حتى لو كان رباط حذاء أو لبان هل فهمت؟ |
Tüm evrenin en ilginç ve en güzel sakız parçası. | Open Subtitles | إنه قطعة من أروع وأغرب لبان في العالم |
Herhangi bir sakız, çiğnenmiş, atılmış, çiğnenmemiş, herhangi bir yerde? Evet... | Open Subtitles | أي لبان مغلف أو غير مغلف في أي مكان ؟ |
Saldırıya uğradım, aşağılandım ve yanıltıcı bir sakız teklif edildi. | Open Subtitles | لقد هوجمت ، أهنت ، وأعطيت لبان مزيّف |
-Tüketim maddeleri. Juicy Fruit sakızı, kaş kalemi, nar suyu. | Open Subtitles | مواد إستهلاك , لبان الفاكهة , قلم تحديد حواجب عصير الرمان |
Tütsü, değil mi? | Open Subtitles | هذا لبان أليس كذلك؟ |
Ayrıca bir rozet, bir paket Beemans ciklet var ve bunun ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | وصلنا.. دبوس واحِد علبة لبان ولا اعلم ما هذا |
Otursana. Selam. Sakızın var mı? | Open Subtitles | تفضلى بالجلوس هل لديك لبان ؟ أنتظرى |
Size diyeyim, bu nikotin sakızından çok daha iyi. | Open Subtitles | هذا أفضل بكثير من لبان النيكوتين دعوني أخبركم |