Kim olduğun umurumda değil. Buraya gelmek için ne yaptığın umurumda değil. | Open Subtitles | .لا أهتمّ بهويّتك .لا أهتمّ بالذي فعلتَه لتأتي إلى هنا |
Eğer boğazımı keserse anneme söyleyebilirsin çünkü Buraya gelmek için fazla tembelsin. | Open Subtitles | إذا نحرت رقبتي، يمكنك إخبار والدتي حصل ذلك لأنك كنت كسولاً جداً لتأتي إلى هنا. |
Buraya gelmek için birini soymak zorunda kalmış gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | يبدو أنك سرقت أحدهم لتأتي إلى هنا |
Bay Porter, Buraya gelmek için amma yüzünüz varmış. | Open Subtitles | سيد (بورتر)، ما أوقحك لتأتي إلى هنا. |
Tamamen yabancı masum birisini buraya gelmesi için kandırdın. | Open Subtitles | لقد تلاعبت بشخص غريب تمامًا لتأتي إلى هنا شخص بريء |
Nihayet Roy'un kızını buraya gelmesi için ikna ettim. | Open Subtitles | وقدتمكّنتأخيراًمنإقناعابنة" روي" لتأتي إلى هنا |