İlkel bir yöntem... ..ama imparatora göndermeden önce... ..Skywalker'ı dondurmak için kullanabiliriz. | Open Subtitles | هذا الجهاز بدائى، و لكنه سيكون كافيا لتجميد سكاى واكر لرحلته للإمبراطور |
Nane şekerlerini, ahududuları ve buz küplerini dondurmak için bile uğraşmıştı. | Open Subtitles | وكانت لديها الوقت لتجميد أوراق النعناع والتوت فى مكعبات ثلجية. |
Bir tane bul. Cıvataları dondurmak için karbondioksiti kullan ama fazla sıkma hemen bitiveriyor. | Open Subtitles | استخدم ثانى أكسيد الكربون لتجميد المسامير. |
Hesabı dondurma talebimize itibar etmiyorlar. Ama, beklenmedik bir şey bildirdiler. | Open Subtitles | لن يرضخوا لمطلبنا لتجميد الحساب لكنّهم أبلغوا عن شيء غير متوقع |
Yasa oluşturma bir güç akımını dondurma ve sürekli kılma çabasıdır. | TED | صنع السياسات هو جهد لتجميد وتخليد تدفق معين للسلطة. |
Bizden birini dondurmaya yüreğiniz var mı? | Open Subtitles | لديك الشجاعة لتجميد أي واحد منا؟ |
Bildiğimiz, Korby'nin iç organlarını dondurmaya yetecek kadar nitrojen içmiş olması, ama teknik olarak, ölüm sebebi bu değil. | Open Subtitles | مانعرفه هو أن (كوربي ) أبتلع نيتروجين كافى لتجميد أعضائه الداخلية، ولكن من الناحية الفنية هذا لم يكن سبب الوفاة |
Birisi boruyu dondurup suyun akışını kesmek için bunu kullanmış. | Open Subtitles | إذاً شخص ما إستخدمه لتجميد الأنبوب ووقف جريان الماء. |
Ceset parçalarını dondurmak için kullanmıştım. Son derece etkili. Ve adamın parmağını fena yakıyor. | Open Subtitles | أستخدمه لتجميد أعضاء الجسم، إنّه فعّال للغاية، ولكنه يحرق بشدّة |
Ölmeden önce İran'ın nükleer programını tamamen dondurmak için görüşmelere başlamak istiyor. | Open Subtitles | قبل أن يموت يريد البدء بتفاوض لتجميد البرنامج النووي بالكامل |
Metali dondurmak için kullanılır ama aynı zamanda hayvanlara nahoş gelmesi için fare zehirlerinde de bulunan acı bir maddedir. | Open Subtitles | التي قد تستخدم لتجميد المعادن و لكنّها أيضا مادة توجد بـ سم الفئران ليجعلها غير مقبولة للحيوانات الأليفة |
Sebzeleri dondurmak için alıyor. | Open Subtitles | يشتريه الشخص لتجميد الخضار فيه |
İşte, bu kan kurşunları saklamak ve dondurmak için harika olurdu. | Open Subtitles | أجل! هذه ستكون مناسبة لتجميد وتخزين الرصاصات الدموية. |
Zamanı dondurmak için bir formül bulacağım. | Open Subtitles | وجدت صيغة لتجميد الزمن |
Ama bir tanrı dondurmak için bir büyü biliyor. | Open Subtitles | لكنه يعرف تعويذةً لتجميد إله |
Eskiden, tüm telefonlarını dinleme hesaplarını dondurma, hatta hiçbir yere uçamamanı sağlama yetkim vardı. | Open Subtitles | فى الماضى كنت أحتاج إلى تصريح لمراقبة هواتفك لتجميد كل ممتلكاتك و لمنعك من السفر إلى أى مطار فى العالم إلى الأبد |
Belki de hâlâ bu ufaklığı dondurma şansımız olabilir. | Open Subtitles | ربّما لا زال هناك مُتسع من الوقت لتجميد جثتها الصغيرة. |
Benim işim de o adamları yakalamak ve eğer bir tanesinden dahi kâr elde ettiğiniz ortaya çıkarsa S.H.I.E.L.D. tüm varlıklarınızı dondurmaya hazır. | Open Subtitles | حسناً، وشأني الخاص هو القبض على هؤلاء الأشخاص وإذا اتضح أنك أخذت ربحاً من التعامل مع أحدهم فإن قسم (شيلد) مُستعدة لتجميد جميع أرصدتك |
Sonunda, bir kimyasal olduğuna inandığımız artığı hırsızların kilidi dondurup kırmak için kullandıklarını bulduk. | Open Subtitles | أخيرا ، وجدنا بقايا مما نعتقد أنه مادة كيميائية استخدمها اللصوص لتجميد و كسر القفل |