Hainin onları uyarmak için sıvışması gerek. | Open Subtitles | الخائن يحتاج للتسلل للخارج لتحذيرهم. |
Ailesini uyarmak için aramaya çalıştım. | Open Subtitles | حاولت الاتصال بوالديه لتحذيرهم |
Biri onları uyarmak için uzunları yakıp söndürürse de, onu öldürürler. | Open Subtitles | واذا قام أحدهم بالرد عليهم ورفع ضوء سيارته لتحذيرهم .. (يقتلوه) ؟ |
"Baksana", onları uyarmaya mı yoksa Debbie'yi bulmaya mı gelmişti bunu bilmeye imkan yok. | Open Subtitles | ثم عادت لوك إليهم إما لتحذيرهم أو لتعثر على ديبي من أجلي ليس هناك طريقة لنعرف |
Kocaman bir savaşta. Ve biz de zamanda geriye gidip onları uyarmaya çalışıyorduk. | Open Subtitles | في معركة كبيرة ، و نحن نحاول العودة في الزمن لتحذيرهم |
Komandoları saldırı konusunda uyarmamız gerekiyor. | Open Subtitles | كان يجب أن نتصل بالحراس لتحذيرهم بشأن الهجوم |
Bu yüzden onları uyarmamız gerekiyor, ama bunu yapamıyoruz. | Open Subtitles | -ولهذا السبب نحن في حاجة لتحذيرهم .. |
Ben de parti liderlerini aradım ve onları bu haberle ilgili olarak aksiyon alacağımıza dair uyardım. | Open Subtitles | لذا إتّصلتُ بالقادة من كِلا الحزبين لتحذيرهم أننا قد نتصرّف بناءً على هذا، |
Biri onları uyarmak için uzunları yakıp söndürürse de, onu öldürürler. | Open Subtitles | واذا قام أحدهم بالرد عليهم ورفع ضوء سيارته لتحذيرهم .. (يقتلوه) ؟ |
Onları uyarmak için Underhill Malikanesi'ne bir ulak gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلت فارساً إلى مقاطعة (أندرهيل) لتحذيرهم |
Onları uyarmak için Underhill mülküne bir binici gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلت فارساً إلى مقاطعة (أندرهيل) لتحذيرهم |
Ben de parti liderlerini aradım ve onları bu haberle ilgili olarak aksiyon alacağımıza dair uyardım. | Open Subtitles | لذا إتّصلتُ بالقادة من كِلا الحزبين لتحذيرهم أننا قد نتصرّف بناءً على هذا، |