"لتخبرنا" - Traduction Arabe en Turc

    • söylemek için
        
    • söyleyecek
        
    • söylemen
        
    • anlatmak
        
    • anlatmanızın
        
    • söylemesi için
        
    • bize anlatmanın
        
    Bize bir dolu yalan söylemek için mektup yazma zahmetine katlanmış. Open Subtitles لقد كلفت نفسها عناء الكتابة لنا فقط لتخبرنا باأكاذيب
    annem bize durmamızı söylemek için arkasını döndü, ve arabanın kontrolünü kaybetti. Open Subtitles وهي قد استدارت لتخبرنا بأن نتوقف، وفقدت السيطرة على السيارة.
    Artık, ne düşündüğünü bize söyleyecek misin? Open Subtitles هل أنت على استعداد لتخبرنا بما يدور في ذهنك؟
    Bize tapelerin ne anlama geldiğini söylemen yetmez. Mahkemede de söylemelisin. Open Subtitles ليس كافياً لتخبرنا ما تعنيه الأشرطة عليك قول هذا في المحكمة
    Ve belki makine öğrenimi, mekan algılama ve doğal dil işleme sorunlarıyla bize insan bilişi hakkında bir şeyler anlatmak için uğraşıyor. TED وربما، لكونه يتناول مشاكل فهم المشهد ومعالجة اللغة الطبيعية، لتخبرنا بشيء حول الإدراك البشري.
    Kevin her şeyi anlattı. Sizin de anlatmanızın tam sırası. Open Subtitles أجل، هذا صحيح، أخبرنا (كيفِن) بكل شيء حان الوقت لتخبرنا أيضاً بكل شيء
    Otomatikman ve belirli bir biçimde antibiyotiklerin nasıl kullanıldığını bize söylemesi için verileri toplayan bir sistem kurabiliriz. TED يمكن أن نبني أنظمة لجمع البيانات لتخبرنا تلقائياً، وعلى وجه التحديد كيف يجري استخدام المضادات الحيوية.
    Tamam, Lion-O sanırım sana ne olduğunu bize anlatmanın zamanı geldi. Open Subtitles حسناً لاينو اعتقد انه حان الوقت لتخبرنا ما الذي حدث لك
    Pekâlâ, kim olduğunu ve evimizde ne yaptığını söylemek için tam iki saniyen var. Open Subtitles حسنا لديك تماما ثانيتان لتخبرنا من انت وماذا تعمل في منزلنا
    Judy, hosteslerden biri, oradakilerin pistte federal bir polis tarafından tutulduğunu ve uçaktan birinin indirildiğini söylemek için kapıyı aradı. Open Subtitles جودي، إحدى المضيفات اتصلت بالبوابة لتخبرنا أنه تم إيقافهم وهم على المدرج من قبل مارشال فيدرالي
    - Yapmadığını söylemek için mi bizi çağırdın? Open Subtitles هذا ما أحضرتنا له , لتخبرنا أنه لم يفعلها ؟
    Belki Dr.McKay'in kuşkuculuğunun birazını paylaşabilirim, ama bizim bu Wraith'e güvenemeyeceğimizi söyleyecek herhangi bir mistik hayale ihtiyacımız yok. Open Subtitles ربما أنا أشاطر د.مكاى في تشككه و لكن نحن لسنا في حاجة لأي رؤى صوفية لتخبرنا أن هذا الريث غالبا لا يمكن الوثوق به
    Kralın birşey duymayacağını söyleyecek kadar dürüstmüsün? Open Subtitles هل أنت شجاع بما فيه الكفاية لتخبرنا شيء تريد سماعه
    Hepimiz endişe içindeydik ve sen iyi olduğunu söyleyecek... nezaketi bile gösteremedin mi? Open Subtitles جميعنا فقدنا عقولنا من القلق وانت حتى لاتملم الحشـمه لارسال كلمات لتخبرنا بأنك بخير..
    İkimiz de biliyoruz ki söylemen için konuşmana gerek yok. Open Subtitles انا وانت يابوب نتمنى انك كنت تتكلم لتخبرنا بالحقيقة
    İstediğimiz şeyi söylemen ve kendine yardım etmen için bir şans. Open Subtitles فرصة واحدة لتخبرنا بما نريد معرفته وتنقذ نفسك
    Bunu bize anlatmak için neden bu kadar beklediğinizin bir nedeni var mı? Open Subtitles هل هناك أي سبب كي تنتظر كل هذا الوقت لتخبرنا ؟
    Onun ne olduğunu anlatmak için burada. Open Subtitles عندما وجدت أدلة لبرنامج حكومي سرّي، إنّها هنا لتخبرنا ما هو
    Kevin her şeyi anlattı. Sizin de anlatmanızın tam sırası. Open Subtitles أجل، هذا صحيح، أخبرنا (كيفِن) بكل شيء حان الوقت لتخبرنا أيضاً بكل شيء
    Tam olarak ne olduğunu bize söylemesi için durumu polise bırakacağız. Bilemiyorum. Open Subtitles على أي حال، سنترك الأمر للشرطة لتخبرنا بما حدث، لا أعرف.
    Nerede olduğunu söylemesi için ona yalvardık. Open Subtitles -ريدبيرد)؟ ) -لقد توسلنا إليها لتخبرنا بمكانه
    Kahrolası burada neler olduğunu bize anlatmanın zamanı geldi! Open Subtitles آن الوقت لتخبرنا ماذا يحدث ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus