böylece O da hedefi belirleyip onu aradan çıkarabilecek. | Open Subtitles | وذاالك لتستطيع تحديد الوسائل لإخراجه الي المكان المحدد |
Biraz araştıralım böylece avukatı arayabiliriz | Open Subtitles | يجب أن تستنشق البعض منه لتستطيع التفاعل يجب أن يكون أحدنا يقظا |
böylece dışarıda gerçek bir doğa deneyimi kazanabilir. | Open Subtitles | لتستطيع ان تحظى بتجارب حقيقية خارجا في الطبيعة |
Rastgele sayı üreticiye saldırarak sürekli sayı ürettirip düzenini çözebilirsiniz, böylece bir sonrakini tahmin edebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك مهاجمة مزود الارقام العشوائي لجعله يعمل في نمط معين, لتستطيع التنبؤ بالشفرة |
böylece birleşme programı başarısız olursa, gidebileceğiniz güvenli bir yer olacaktı. | Open Subtitles | لتستطيع عائلته أن تعيش بأمان أذا لم يعمل برنامج التكامل |
Bu da gruba gitmesi için bir neden daha ki böylece bunları konuşur. | Open Subtitles | نعم, حسناً, هذا سبب اضافي لها لتذهب للمجموعة, لتستطيع التحدث عن الأمر |
Gazozu topun yönünü değiştirmek için kullanmıştım böylece sen de koltuğun altından almıştın. | Open Subtitles | عندما استخدمت المياه الغازية على الكرة لتستطيع إخراجها من تحت الكرسي |
Bu yüzden o anlarda sana eşlik ettim, böylece 30 yıl boyu gördüklerimi sen de görebildin. | Open Subtitles | لهذا جعلتك تتذر هذه اللحظات, لتستطيع رؤية ما رأيته لمدة 30 عاما |
Tüm eşyalarını topladım, böylece son sürat gidebilirsin ki bence bu iyi bir fikir. | Open Subtitles | لتستطيع أن ترحل سريعا, و الذي أعتقد أنها فكره رائعه تماما |
Tamam, gidip cihazı kapatacağım böylece Happy her ihtimale karşı tüm parçaları gözden geçirebilir. | Open Subtitles | حسنا، سأقفله لتستطيع هابي تفقد كل قطعة فقط ليكون آمنا |
çünkü sana sinirli olmamı istiyordun... böylece hikayeni yedirtebilecektin. | Open Subtitles | لأنك أردتني أن أكون غاضبة منك لتستطيع النجاح في تنفيذ خطتك وجعلهم يُصدقونها |
Burda bizim önerimiz ya Dünya Mirası Kongresine çeki düzen vereceğiz oda böylece bu dünya mirası alanlarını evrensel olarak korumaya yönelecek, yada ismini değiştirmemiz gerekip artık Dünya Mirası Kongresinin yarısı olarak adlandırmamız gerekecek. | TED | لذا ما نقترحه إما أن تصلح هيئة التراث العالمي من نفسها لتستطيع استيعاب الإسراع بالحماية العالمية لهذه المواقع التراثية العالمية ، أو أنها تحتاج لأن تغير اسمها وتصبح هيئة نصف التراث العالمي |
Bilmem neden daha sağlam bir belkemiğiyle göndermedin ki böylece onları etrafta gezdirsin ama ben kimim ki hikmetinden sual edeyim? | Open Subtitles | لااعرف لماذا لم تستطيع ان تعطيها عمود فقري قوي لتستطيع حمل هذه الاشياء هنا وهناك لكن من انا لأتسألك عن طريقة عملك للأشياء؟ |
böylece, o Brad denen adamla yalnız kalabilecekti. | Open Subtitles | (لتستطيع أن تبقى وحيدة مع ذلك الرجل (براد |
Aslında bazen düşünüyorum da Hetty bizi o odada kalmamızı istiyor ki böylece gözü üzerimizde olabilsin. | Open Subtitles | (أتدرين ، أحيانا أعتقد أن (هيتي تبقينا في وحدة العمليات فقط لتستطيع مراقبتنا |
böylece oğlunu kaçırabildin. - Hayır. | Open Subtitles | لتستطيع اخذ ابنك لا |
Hayır, beni kandırıp buraya getirdi, böylece terapistinin notlarını okuyabilecekti. | Open Subtitles | لتستطيع قرائة ملاحضات علاجك |
böylece gelecek yıl Teddy ile beraber yüzebilirsiniz. | Open Subtitles | لتستطيع السباحة مع (تيدي) نصف السنة. |