"لتسوية" - Traduction Arabe en Turc

    • çözmek için
        
    • halletmek için
        
    • tazminat
        
    • yoluna
        
    • anlaşmak
        
    • uzlaşmaya
        
    • düzeltmek için
        
    • anlaşma
        
    • çözmenin
        
    • halletmeye
        
    Ayrıca öteki ben bu durumu çözmek için buraya geliyor. Open Subtitles و نظيرتي في طريقها إلى هنا الآن لتسوية هذا الأمر.
    Sanırım bu beyler işleri halletmek için özel görüşmek isterler. Open Subtitles بيل، أعتقد أن هؤلاء السادة يودون قليل من الخصوصية لفترة من الآن نوعا ما لتسوية الامور
    Bence de öyle. En son haksız yere birisi tutuklandığında, ...3 milyon dolar tazminat kazanmıştı. Open Subtitles في آخر مرة رُفعت قضية إعتقال غير قانوني على شرطة المدينة توصلوا إلى 3 ملايين دولار لتسوية الدعوى
    Çünkü devrimden sonra yasaları yoluna sokmak için avukatlara ihtiyaçları olacak. Open Subtitles لأنهم يحتاجون المحامون بعد الثورة لتسوية النهاية القانونية لأنهم يحتاجون المحامون بعد الثورة لتسوية النهاية القانونية
    Dava kapanmadan önce anlaşmak için bir şansımız var ama kapanıyor ve kapandığı zaman onlara ayı bile teklif etsek boş. Open Subtitles لدينا فرصة لتسوية هذا قبل أن يظهر هذا للعيان لكن الوقت يمر وإن لم نقم بهذا فعرض القمر عليهم لن يكون كافياً
    Mevcut halinde devam mı edilecek, büyütülecek mi, yoksa bir uzlaşmaya mı varılacak? Open Subtitles إما أن يكمل بالشكل الحالي ويوسعه، أو يحاول الوصول لتسوية تفاوضية
    Bende şunu otların kenarlarını düzeltmek için şunu kullanayım diyorum. Open Subtitles إذن ؟ فكّرتُ باستخدام هذه الأداة لتسوية الحشائش حول السياج
    Ya hastane yönetimine gerçeği söylersin ve hastane anlaşma yapar, ailenin eline biraz olsun para geçer, bu sayede evlerini elinde tutarlar. Open Subtitles و يتوصل المستشفى لتسوية تحصل العائلة على نقود و تحتفظ بالمنزل
    Bu meseleyi çözmenin sadece bir yolu var. Open Subtitles يوجد طريقة واحدة لتسوية هذا الامر ولتكن هكذا
    Bu detayları bugün halletmeye çalışmaktan vazgeçer misiniz? Open Subtitles يمكنك خطوة إلى الوراء من محاولة لتسوية هذه التفاصيل اليوم؟
    Bunu çözmek için daha çok polis getirecekler o kadar. Open Subtitles سيقومون فقط باحضار المزيد من الشُرطة لتسوية المسائل
    Evet ama bu meseleyi çözmek için bir yöntemde anlaşabileceğimizi düşünüyordum. Open Subtitles نعم، ولكن كان شعوري أنه ينبغي أن نكون قادرين على الاتفاق حول استراتيجية لتسوية هذه المسألة
    Sizde bu işi çözmek için düellodan daha iyi bir bulamadınız mı? Open Subtitles ولم تستطع التفكير في طريقة أفضل لتسوية هذا غير المبارزة؟
    Karımla bazı işlerimizi halletmek için Bisbee'ye gidiyoruz. Open Subtitles أنا و زوجتي ذاهبان إلى بيسبي لتسوية بعض المشاكل
    Hayır, bu olayı halletmek için yeteri kadar zamanın vardı. Open Subtitles كان لديكم متسع من الوقت لتسوية هذا الأمر
    Paylarını toplu davaları halletmek için kullanabiliriz. Open Subtitles بإمكاننا أن نستعمل مال دخولهم لتسوية الدعاوى الجماعية
    Kilise piskoposundan 1.4 milyon dolarlık tazminat çekin. Open Subtitles هذا شيك من الابرشيه لتسوية حسابك قيمتة 1,4 مليون دولار
    Sigorta firmaları için tazminat ödemek dükkanı kapatıp, yenilemekten daha ucuz. Open Subtitles وتقول شركة التأمين أنّه من الأرخص أن يصلوا لتسوية من أن يغلقوا ويجددوا.
    Tüm hayatım boyunca işleri bu şekilde yoluna soktum. Open Subtitles أعني, لقد كنت أستعمل هاتين طوال حياتي لتسوية الأمور.
    anlaşmak bizim için gittikçe daha zor olmaya başladı. Open Subtitles كان من الصعب علينا إيجاد حلول لتسوية النزاعات
    Bir uzlaşmaya varırsak, uçağını kaçırmazsın. Open Subtitles -لن تفوتك إذا توصلنا لتسوية
    İlişkilerinizi düzeltmek için, ruhunuzun özünü sunmak için ve bunu başka birinde aramak için ölüm-kalım anını beklemek zorunda değilsiniz. TED ليس عليك الإنتظار لحالة حياة أو موت لتسوية العلاقات التي تهمكم، لتقديم نخاع روحك والبحث عنه في الآخر.
    Kızımıza saldıran yaratığın da serbest kaldığı yetmezmiş gibi 10 milyon doları da cebine attı, çünkü onunla anlaşma yoluna gittin. Open Subtitles والوحش الذي إعتدى عليها ليس حراً فحسب ولكنّه أكثر ثراء بـ10 ملايين الآن لأنّك إضطررت لتسوية الأمر معه.
    Bunu çözmenin tek bir yolu var. Open Subtitles حسناً. هناك طريقة واحدة لتسوية هذا الأمر.
    Bu işi temelli halletmeye hazır mısın? Open Subtitles أأنت مستعد لتسوية هذا الأمر... للمرة الأخيرة؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus