"لتصنيع" - Traduction Arabe en Turc

    • üretimi
        
    • üretme
        
    • yapmak için
        
    • üretim yapan
        
    • yaratmak için
        
    • üretmek
        
    Efendim, Juma'nın Starkwood'a Sangala'yı biyolojik silah üretimi için üs olarak kullandırdığına dair delillerimiz var. Open Subtitles سيدتي، لدينا دليلاً بأن (جمعة) سمح لـ"ستاركوود" باستخدام "سنجالا" كقاعدةً لتصنيع أسلحةً بيولوجية
    DSÖ tahminine göre virüsün yayılmasını önlemek için gerekli miktarın üretimi ve dağıtımı için en az bir yıl gerekebilir. Open Subtitles "يُقال أن الجرعة اأولى ستكون متوفرة للاستخدام البشري خلال 90 يوم" "م.ص.ع" تُقدر أنّه قد يأخذ سنة كاملة لتصنيع وتوزيع الكمية الكافية من اللقاح"
    Biyolüminesans, bazı canlıların ışık üretme yeteneği anlamına gelir. TED الضيائية الحيوية تشير الى قدرة بعض الكائنات الحية لتصنيع الضوء بداخلها.
    Virüsün enfekte hastalardan izole edilmesi gerekiyor, sonra hazırlanarak bir tesise gönderilecek, orada bilim insanları virüsü tavuk yumurtalarına enjekte edecek ve yumurtalar birkaç hafta kuluçkaya yatırılacak, böylelikle çok aşamalı ve aylar sürecek bir aşı üretme sürecinin ilk adımı için virüs hazırlanmış olacak. TED نحتاج أن يتم عزل الفيروس من الجسم المصاب، ثم يتم حفظه وإرساله إلى منشأة حيث يحقن العلماء الفيروس في بيض الدجاج، ويقومون بوضع بيض الدجاج ذاك في حاضنات للعديد من الأسابيع لإعداد الفيروس للبدء بخطوات عديدة، في عملية تستمر للعديد من الأشهر لتصنيع لقاح الإنفلونزا.
    Savaş teçhizatları fabrikasında kurşun yapmak için yeterince küçük elleri vardı. Open Subtitles وكان له أصابع صغيرة لتصنيع الرصاص في مصنع ذخيرة.
    Resnik, kara borsa için üretim yapan bir çip imalatçısından alımda bulundu. Open Subtitles ريسنيك أجرى الشراء من سوق سوداء لتصنيع الرقاق
    Ya da, daha çok suç işlemek ve daha iyi suçlular yaratmak için için sadece Batı'nın çalışıyor olması sizi rahatsız ediyorsa... Open Subtitles هل تشعر بالحرج أن الغرب يعمل بنشاط أكثر لتصنيع جرائم ومجرمين أفضل نوعية ..
    Her biri, düzinelerce hormon üretmek için bileşenlerin aktarıldığı kan damarı ağları ile sarılıdır. TED تحيط بكلٍ منها شبكة من الأوعية الدموية، تستخرج منها المكونات اللازمة لتصنيع العشرات من الهرمونات.
    Umarım Brody'nin kağıt üretimi projesinden bir şeyler çıkar . Open Subtitles هناك أمل بمردود من مشروع السيد (برودي) لتصنيع الورق
    NYY'de D2 üretimi yapan gölge oluşumun mensubu. Open Subtitles إنّهم أعضاء في عصابة (ن.خ) لتصنيع المُخدر (د2).
    Her gün sorumluca sürdürmeye çalıştığımız iyice düzenlenmiş ve kısıtlanmış çevrede yetişkinler için olan ürünlerin üretimi ve pazarlamasında ortaya çıkan zorluklarla başedebilen insanları hoş karşılarız Teşekkürler. Open Subtitles نحن نرحب بالناس الذين ...يمكنهم تحدي الصعوبات لتصنيع وتسويق المنتجات الموجهة للبالغين في درجة عالية من التنظيم والبيئة المقيدة
    Bu depoda yüksek miktarda NZT üretimi olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles نحن بصدد مصنعاً كبيراً لتصنيع ال(ن.ز.ت) في هذا المستودع
    İhtiyaç duyduğumuz kalitede düzenli olarak parça üretmek, kapasiteyi geliştirmek için birkaçıyla sıkı şekilde çalıştık. Örneğin; Nairobi'deki bu tedarikçi metal şasinin üretim maliyetini azaltmaya yardımcı oluyor ve teknik çizimlere göre parça üretme becerilerini geliştirmeye çalışıyor. TED لقد عملنا بجد مع قلة منهم لتطوير قدرتهم على التصنيع المستمر للمكونات وفقًا لمستويات الجودة التي نحتاجها، مثل هذا المورد في نيروبي، الذي يساعد على تقليل تكلفة إنتاج الإطارات المعدنية وتحسين قدرتها لتصنيع أجزاء مطابقة لرسوماتنا الهندسية.
    Bu cihaz Zetrov'a Helyum 3'ü kendi üretme gücü verecek. Open Subtitles المكرر سوف يُعطي (زيتروف) السبل لتصنيع غاز الهيليوم 3 من أجل تجارب الإنصهار الخاصةِ بنا
    Mikro elektronikte buna benzer şeyler yapmak için, transistör ve entegre devreler yapmak için, pek çok defa bir yapıyı elde etmek için litografi denen şey kullanılır. TED في الالكترونيات الدقيقه انهم يستخدمون شيء يسمى ليثوجرافي لفعل اشياء بنفس هذا الاسلوب لتصنيع الترانزيستور و شرائح الدوائر المتكاملة و لتصنيع جسم لعدة مرات
    Önce metamfetamin yapmak için kullanılan bir madde sandım. Open Subtitles لذا في باديء الأمر ظننت "إنها قد تكون بعض الأشياء لتصنيع الـ "ميثدارين
    "En zengin 500 şirket içerisinde yüksek bir mesuliyeti bulunan en son teknolojiyle donatılmış, üretim yapan bir hizmet sektörü." diye. Open Subtitles " مطلوب مستوى عالي من المسؤولية، في شركة " فورتشون 500" لتصنيع أحدث التقنيات في ركاز الخدمة الصناعية".هذا
    Kadimlerin kullandığı sistem tamamiyle çalışan bir insancıl Çoğalıcı yaratmak için dizayn edilmişti değil mi? Open Subtitles النظام المصمم بواسطة الانشينتس لتصنيع نسخة فعالة كاملة الريبليكتس البشري, صحيح؟ -أجل .
    Renautas yeni bir teknoloji yaratmak için güçleri kullanıyor. Open Subtitles (ريناتس) تستخدم القدرات لتصنيع تقنية جديدة
    Üretim ve giysi satmak, ekonomik büyüme üretmek. Open Subtitles لتصنيع وبيع الملابس توليد النمو الاقتصادي،
    Hayır, her şeyi var olmayan bir dava üretmek için yapıyormuşsun gibi geliyor. Open Subtitles لا , أنتِ تبدين وكأنك تقومين بأي شيء وكل شيء لتصنيع قضية لا وجود لها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus