"لتعطينا" - Traduction Arabe en Turc

    • için
        
    • bize
        
    • vermek
        
    Efendim, diyor ki bunu bize komuta gemisine ulaşma şansı vermek için yapmış. Open Subtitles سيدى إنها تقول أنها فعلت هذا لصرف الإنتباه لتعطينا فرصه لنصل لسفينه القياده
    Böylece tam bir pislik olmadığımı göstermek için onunla kaynaşabilirim. Open Subtitles لتعطينا فرصة لنتحد معا، ويمكنه أن يري أنني لست أحمق؟
    Ayrıca bu bir endeks olduğu için tüm bu göstergeleri toplayarak Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine yönelik performansımızı değerlendirecek toplam bir skora ulaşabiliyoruz. TED وبما أنه مؤشر فنحن نستطيع إذًا، جمع كل المؤشرات معًا لتعطينا نتيجة جامعة عن كيفية أدائنا على مستوى تحقيق أهداف التنمية المستدامة.
    bize nerede olabileceğine dair fikir verebilecek birşeyi hatırlayabileceğinizi umuyorduk. Open Subtitles وكنت آمل أنك قد تذكر شيء لتعطينا فكرة أين هي.
    Hırvatistan'a kadar tüm yolu bize bazı bilgiler vermek için mi geldin? Open Subtitles جئت للتو على طول الطريق إلى كرواتيا فقط لتعطينا بعض البحوث؟
    Ve tabii ki de ilaç şirketlerine, uzmanlıklarını bizlerle paylaşmaları için ihtiyacımız var. TED كما أننا بالطبع بحاجة لشركات الأدوية لتعطينا من خبراتها
    Sanat eserleri ve mitler, korktuğumuz şeyler üzerinde bir kontrolümüz olduğunu hissettirmek için yaratılmış. Open Subtitles كل الفنون والاساطير انها ابداع فحسب لتعطينا بعض الادراك للسيطرة على الاشياء التي نخاف منها
    bize bir uyarı vermek için aradı. Open Subtitles إنها أتصلت بّنا للتو لتعطينا تحذيراً مُسبق.
    bize yasama işlerini tıkırına sokmak için biraz daha rüşvet verirsen... Open Subtitles إذا انت كنت لتعطينا المزيد من بعض الشحوم للقيادات الشرعيه, و...
    Gemi inşa etmemiz için, Yaradan'ın bize nasıl tahta verdiğini gördün mü? Open Subtitles هل رأيت كيف هو جعل الغابة لتعطينا الخشب لتابوت؟
    Ona tanıklık etmemizi ve onunla bir yaşamamızı sağlayacak gücü vermesi için bunları yiyeceğiz ve içeceğiz. Open Subtitles نحن نأكل و نشرب منهم الآن لتعطينا القوة لنشهد له و نعيش مجتمعين معه
    Sen, sevgili arkadaş, bize verebileceğin bir şeyler var mı? Open Subtitles يا صديقنا العزيز، هل لديك اي شئ اخر لتعطينا اياه؟
    Bu sayede bize sağlamlık illüzyonu sağlarlar. Open Subtitles و السبب الوحيد لعدم سقوطنا هو وجود تلك الجزيئات التي تلتف بسرعة معينة لتعطينا وهم الصلابة
    Şey, bize kapasiteniz hakkında kapsamlı fikir veriyor. Open Subtitles كل هذه الاجراءات لتعطينا بعض المعلومات عن مدى قابليتك
    "Doğum günleri yılda bir gelir ve bize, sevdiğimiz insanlarla bir şeyler paylaşma fırsatı verir." Open Subtitles دعنا نرى أعياد الميلاد تأتي لكن مرة واحدة كل عام لتعطينا فرصة كى نتشارك مع أصدقاءنا الأعزاء
    bize başka bir şans vermek için kim olduğunu kullan. Open Subtitles أستخدم ما أنت عليه لتعطينا كل الفرص الأخرى
    Normalde vurulmuş bir serseri pek umurumda olmaz ancak Bay Bartuska Litvan mafyasının ele başının adını vermek için anlaşma yapmaya hazırdı. Open Subtitles لكن السيد Bartuska مستعدة لابرام اتفاق نداء لتعطينا اسم رئيس المافيا الليتواني.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus