"لتكرار" - Traduction Arabe en Turc

    • tekrarlamaya
        
    • tekrarlamak
        
    • süreci
        
    • tekrar yapmak
        
    • kopyalamak için
        
    Aynı bilinçsiz ilişki döngülerini tekrarlamaya mı lanetlenmiştik? Open Subtitles محكوم لتكرار نفس أنماط العلاقة اللاوعي ؟
    Şimdi eksi bir boşluk ilerle, sağa dön, bir kare ilerle ve Hedge sıradaki eşmerkezli karede tüm süreci tekrarlamaya hazır olacak. TED والآن تحرك قدمًا بمقدار واحد أقل، انتقل يمينًا، ثم تقدم نحو الأمام بمقدار واحد، وسيكون هيدج ضمن المربع متحد المركز التالي ومستعد لتكرار العملية بأكملها.
    Bay McBryde bu fırsatı iftirayı tekrarlamak adına kullanıyor. Open Subtitles السيّد ماكبرايد بكل وضوح يستخدم إفتراضاته لتكرار الإفتراءِ
    Öldürme eylemi onlar için... cinsel açıdan öyle tatmin edici ki... daha çok kurbanla... sürekli olarak bu fanteziyi tekrarlamak zorunda hissediyorlar. Open Subtitles القتل كان عملا وفر ارتياحا مرضٍ جنسيا للغاية بحيث كانوا مجبرين لتكرار الحلم
    Biz de bu bağlama bağlı belleği bir kenara koyarız ve bir sonrakinde bu süreci tekrarlamayı öğreniriz. TED نحنُ نضبطُ الذاكرة التي تعتمدُ على الحالة ونتعلم لتكرار العملية في المرة القادمة.
    Eğer bunu tekrar tekrar yapmak için bir senaryo hazırlamak istersem, şuradaki elemanları dışarıya koyuyorum ve hareket ettiriyorum. TED سأقوم بكتابة بعض الأوامر لتكرار تلك الحركة مرة بعد مرة. فقط أقوم بسحب هؤلاء لأدعهم ينطلقون.
    Sosyal bilimler alanındaki deneylerini kopyalamak için bilgisayar araçları kullandım. TED لقد استخدمت أدوات علم الحاسوب لتكرار تجارب العلوم الاجتماعية على مدى واسع على شبكة الإنترنت.
    Benim de o hayatı tekrarlamaya niyetim yok. Open Subtitles أنا لا أخطط لتكرار ذلك
    Kan izlerini mi tekrarlamaya çalışıyorsun? Open Subtitles في محاولة لتكرار مسار الدم؟
    Karınlarında bir kilogram balık ve mürekkep balığıyla geri geliyorlar, yavrularını besliyorlar ve aynı işlemi tekrarlamak için yine gidiyorlar. Open Subtitles يعودون بكيلوغرامٍ من السمك وحبارٍ في معداتهم، يُطعمون فراخهم، وينطلقون مجدداً لتكرار العملية
    Tam yukarıdayken -- bilirsiniz, rüzgârla beraber birkaç kere tekrarlamak zorunda kaldık -- sonra çekim yapmaya devam ettim. TED وعندما كنت مباشرة فوق -- لعلكم تعلمون، بسبب الرياح، نُضطَر لتكرار الأمرعدة مرات -- وظللت ألتقط صوراً.
    Ve neyse ki biz de aynı deneyi tekrarlamak için parasal destek aldık ve bu dört komşu semtten birisi, burada ateş etme ve öldürmelerde %45 oranında bir düşüş sağlandı. TED وهكذا لحسن الحظ ، كان علينا ، آنذاك، أن نحصل على الأموال اللازمة لتكرار هذه التجربة، وهذه أحد الأحياء الأربعة ، الذي انخفض فيها نسبة حوادث إطلاق النار والقتل ب45 في المئة .
    Bunu her yaptığımızda ise bu süreci tekrar etmeyi öğreniriz ve bu alışkanlık haline gelir. TED وفي كل مرة نقوم بهذا، نتعلم لتكرار العملية وتصبح عادة.
    Şimdi, bir bakalım ilacı tekrar yapmak için neye ihtiyacım vardı? Open Subtitles الآن، دعيني أرى... ما الذي نحتاجه لتكرار العلاج؟
    Bunu tekrar yapmak için kaşınıyorum. Open Subtitles إنني أتوق لتكرار الأمر
    Biyolojinin kilit noktası: bazı şeyleri yapmak için, hesaplamalar üretmesidir. Örneğin buradaki küçük şey, bir polimeraz enzimi bu enzim aslında DNA'yı kopyalamak için tasarlanmış bir süper bilgisayardır. TED سر علم الأحياء هو، أنه يبني حساب إلى الطريقة التي تصنع الأشياء. إذن هذا الشيء الصغير هنا، البلمرة، هي أساسا حاسوب فائق مصمم لتكرار الـ DNA.
    Bu kabinler organic maddeleri kopyalamak için tasarlanmış, bu da senin nanitlerinin gidemeyeceği anlamına geliyor. Open Subtitles هذه الكبسولات صُممت لتكرار المواد العضوية أن (النانتيس) خاصتكِ لن يتمكن من أتمام هذه الرحلة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus