Göğse aralıksız akım uygulanınca solunum kasları çok kasılır. | Open Subtitles | التطبيق لتيار مستمر عبر الصدر سبب تقلصات في العضلات التنفسية |
Patron, bu atom bombası kutusunu 12.6 voltluk doğru akım aküsüne bağladım. | Open Subtitles | يا زعيم، لدي هذا الصندوق النووي مربوط إلى بطارية 12.6 فولت لتيار مباشر |
Cihazlarımız büyük miktarlarda akım gerektiriyor. | Open Subtitles | معداتنا تحتاج لتيار كهربي عالي |
Geleneksel mürekkepli kağıt parçamız var ve buna birkaç çentikli bir akım tahtası ekliyoruz: Bu da kapasiteli bir dokunmatik yazılım çalıştırıyor. Böylece nerden dokunduğumuzu biliyoruz diğerini de çalıştırmak için, sıklıkla, kağıt parçasının bağlanması için kablosuz yazılım da ekliyoruz | TED | إذا كانت لدينا قطعة ورق يغطيها حبر ناقل لتيار ثم وضعنا فوق الحبر أسلاكا صغيرة مربوطة برقاقات إحداها من أجل نقل البيانات مما يمكننا من معرفة مسالكها و الآخر,عادة, من أجل نقل بعض البيانات اللاسلكية حتى تتم عملية الاتصال. |
Edison'un şirketi, ödeme aldıkları şey için, verimsiz akım için patent geliştirdi. | Open Subtitles | طورت شركة (اديسون) براءة اختراعه لتيار غير فعال عليك الدفع ثمنه |