"لحيته" - Traduction Arabe en Turc

    • sakalını
        
    • sakalı
        
    • sakalına
        
    • sakal
        
    • Sakalında
        
    • sakalları
        
    • sakallı
        
    • sakalının
        
    • sakalından
        
    Jack'e, Locke'a ve önümde sakalını kesen iri siyah adama. Open Subtitles جاك، لوك، و الرجل الأسود الضخم الذي قطع لحيته أمامي
    sakalını kesmiş ve kılık değiştirmiş olsa da gözlerim yalan söylemez! Open Subtitles بالرغم من أنه حلق لحيته وتنكر عيناي لا تكذب
    sakalı kalemtıraşa sıkıştığı için bizi eve erken gönderdi. Open Subtitles ولقد صادر كل شيء مصنوع من القصدير ومن ثم سمح لنا بالرجوع للمنزل مبكراً لأن لحيته علقت في قلامة أقلام الرصاص
    - Ufak bir sorun vardı. Biri sakalına yapışmış olmalı. Open Subtitles انه يعاني من مشكلة , فلابد أن أحدهم قد قام بانتزاع لحيته
    Yüzünü gizleyen gür, kara bir sakal uzattı. TED وأطلق لحيته الكثيفة السوداء التي حجبت وجهه.
    Sakalında bir kuşla ortada dolaşamaz ya. Open Subtitles لا يمكنه المشي و لديه طائر في لحيته
    - Bunun gibi sakalları yoktu. - İyi madem. Etch, tıraş et. Open Subtitles لم تكن لديه لحية كهذه حسنا ايتش احلق لحيته
    Buna rğmen sakalını kesti ve kılık değiştirdi, benim gözlerim yalan söylemez. Open Subtitles بالرغم من أنه حلق لحيته وتنكر عيناي لا تكذب بأنه هو
    Bilmiyorum. sakalını kesti, biraz kilo verdi, mesaisi bitince de hemen gidiyor. Open Subtitles لا أعلم , لقد حلق لحيته خسر وزنه كان ذاهب عند إنتهاء العمل
    Yarın saat 4'te lanet sakalını kesecek, yoksa tüm film gümbürtüye gidecek. Open Subtitles أو أوتوماتيكيا قبالة لحيته , أو الفيلم كله يذهب إلى سخيف.
    Yarın saat 4'te lanet sakalını kesecek yoksa tüm film gümbürtüye gidecek. Open Subtitles إن لم يحلق لحيته اللعينة فستختفي كل شعبيته
    İnsanlara, sakalını kimin kestiğini söyler misiniz, Piskopos? Open Subtitles هل تريد اخبار هؤلاء الناس من قام بقص لحيته,بيشوب؟
    Neden içinizi rahatlatmak için sakalını çekmiyorsunuz? Open Subtitles -لما لا تقنع نفسك بذلك ؟ لماذا لا تحاول أن تشد له لحيته ؟
    Büyük ve kahverengiye çalan siyah gözleri, sert bir sakalı vardı. Open Subtitles كانت عيناه كبيرة وسوداء مع لمسة من اللون البني وكانت لحيته كثيفة
    Belki şatafatlı sakalı ya da parlak dişleri veya baygın Hindistan cevizi kokusu. Open Subtitles ربما لحيته الجذابه او اسنانه اللامعه او رائحته التي تشبه جوز الهند
    Buraya kadar sakalı vardı, uzun ordu ceketi giyerdi. Open Subtitles -ذلك الشخص كانت لحيته طويلة لهذا الحد كان يرتدي رداء,سترة الجيش
    sakalına bir şeyler sürün, dökülsün. Çok komik görünür! Open Subtitles وضع شيء في لحيته فيتساقط شعرها وتبدو سخيفة
    Castro'yu sakalına kaşındırıcı toz döktürerek çıIdırtmaya çalıştılar. Open Subtitles حاولت أن تصيب كاسترو بالجنون عن طريق وضع بودرة الحكة في لحيته
    Aynı zamanda sakal bırakmaktan ve takke takmaktan da korkan biriyim. Open Subtitles أنا الذي يحتقر بمجرد أن يسبل لحيته و يلبس عمامته
    Bak, Sakalında beyazlar var. Open Subtitles انظر,انظر ان هناك قليلا" ما من الشيب في لحيته تسليط ضوء رائع
    Ak düşmüş sakalları yılların tecrübesi ve bilgeliğini işaret ediyor. Open Subtitles لحيته البيضاء تُظهر سنواتٍ من الحكمة والخبرة
    -Hayır efendim. -Uzun saçlı, sakallı... Gören yok mu? Open Subtitles ـ كلا يا سيدي ـ شعره طويل لحيته أي شخص ؟
    ...sakalının çıkardığı hışırtıdan... Open Subtitles .‏. ‏. ‏بينما خشخشة لحيته العالية.
    sakalından aşağı kırıntılar saçıyor. Open Subtitles مما يجعله يسقط الفتات على لحيته

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus