General, filo takviyesi olmadan ada beş gün bile dayanamaz. | Open Subtitles | سيادة اللواء، هذه الجزيرة لن تصمد لخمسة أيام بدون دعم الأسطول |
Bugün laga luga etmeyeli tam beş gün oluyor. | Open Subtitles | حسناً، أنتِ لم تتبادلين الحديث معي لخمسة أيام الآن |
O zaman az sayıda araştırmacı vardı ve onu sadece evdeyken izledik. Onu beş gün boyunca her saat izlemedik, evde değilken öldürmesinin bir yolu olabilir. | Open Subtitles | لا، بسبب قلة الموظفين راقبنا فقط منازلهم ولا يعني ذلك أننا راقبناهم لخمسة أيام لـ 24 ساعة من دون توقف |
Beş gündür ifade veriyorsunuz. Bir şeyler yiyin. | Open Subtitles | كُنْتَم في هذا الضغط لخمسة أيام متتالية تناولوا شيءاً |
Beş gündür ön saflardan ayrıyım... | Open Subtitles | كنتُ بعيداً عن الخطوط الأمامية لخمسة أيام |
beş günlük yiyecek, yedek kıyafet, GPS ve param var. | Open Subtitles | .. لديك ملابس تكفيني لخمسة أيام جهاز تحديد المواقع وأموال نقدية |
Düşünmesi gerektiğini söyledi, sonra beş günlüğüne Chicago'ya gitti. | Open Subtitles | قالت إن عليها التفكير ثم سافرت إلى شيكاغو لخمسة أيام |
En az beş gün daha damla kullanmanızı istiyorum. | Open Subtitles | سأطلب منك إستعمال القطرة لخمسة أيام على الأقل |
Ufak tefektir ama kardeşinizin yakalayıp da beş gün aç bıraktıktan sonra uyku tulumunuza koyduğu porsuk kadar haindir. | Open Subtitles | إنها صغيرة الحجم ولكن خبيثة مثل حيوان الغرير ذلك الذي قبض عليه أخاك وجوعه لخمسة أيام |
Bu yüzden seyahat acentemizi aradım ve uçağımızı beş gün erteledim. | Open Subtitles | لهذا السبب اتصلت بوكيل سفرنا وقمت بتأجيل رحلتنا لخمسة أيام |
Bu koşullar altında ceset bulunmadan önce çürümeye bakarsak, ölüm üç ile beş gün arasında mı gerçekleşmiş? | Open Subtitles | في أوضاع كهذه بالإستناد على التحلل , فقد حدثت الوفاة بين ثلاثة لخمسة أيام قبل إكتشافه ؟ |
beş gün boyunca tipilerle, kum fırtınalarıyla ve üç tane tayfunla boğuşarak o yaratığı bir dağa kadar takip etmiştik. | Open Subtitles | , لخمسة أيام , فتشنا ذلك الجبل المتوحش نشق طريقنا خلال العواصف الثلجية والرملية وثلاثة أعاصير |
Son Beş gündür peş peşe parti yapıyoruz. | Open Subtitles | لقد كنا نحتفل لخمسة أيام مضت على التوالي. |
O “Beş gündür yatağıma yatmadım.” diyor. | TED | إنها تقول، "لم أستعمل سريري لخمسة أيام." |
Beş gündür ne yemek yedim ne de su içtim. | Open Subtitles | لخمسة أيام ونحن بلا طعام وشراب |
Beş gündür kayıp. | Open Subtitles | هو كان مايا لخمسة أيام. |
Ve Beş gündür burada kalıyor. | Open Subtitles | لقد كانت هنا لخمسة أيام. |
Beş gündür konuşmuyordu. | Open Subtitles | لم تتحدث لخمسة أيام |
Yokuş aşağı iniyor olsanız bile tekrar tırmanacağınızı biliyordunuz ve sırtımızda 25-30 kiloluk beş günlük yiyecek, silah ve cephane yaşıyorduk. | Open Subtitles | كلما نزلنا منخفض عرفنا أننا سنصعد هضبه بعده مرة أخرى وكنا نحمل عتاداً يتراوح وزنه ما بين 27 و 35 كيلوجرام طعام يكفى لخمسة أيام بالأضافه إلى الأسلحه والذخيره |
Okumura Rin ve Moriyama Shiemi, beş günlük ev hapsine mahkum edildiniz. | Open Subtitles | و سيتم فصل [ أوكومورا رين ] و[ موريياما شيمي ] لخمسة أيام |
İşyerlerini beş günlüğüne kapatacağız birkaç yemek satıcısı, birkaç dönme dolap, lunapark tutacağız... | Open Subtitles | نغلق الشارع لخمسة أيام نستأجر باعة الطعام القائدين، إلى آخره... |
Patron beş günlüğüne şehir dışında. Harika bir fırsat. | Open Subtitles | الزعيم خارج المدينة لخمسة أيام. |