Besleyici bölme yeterli gelmiyor bir beş saat kadar daha dayanır. | Open Subtitles | لن يبقيها السائل المغذي على قيد الحياة سوى لخمس ساعات أخرى. |
Kurbanımız öleli beş saat oldu daha bir şüphelimiz yok. | Open Subtitles | الضحية مات لخمس ساعات بالفعل ليس لديّنا حتى مشتبه به |
Bomba ekibini bekleyebiliriz ama sen orada beş saat bekliyor olursun. | Open Subtitles | تعلمين , يمكننا انتظار خبراء المتفجرات ولكنك ستقفين عندك لخمس ساعات |
Kim beş saatlik tutsaklığa hazır? | Open Subtitles | من مستعد لخمس ساعات من الحبس؟ |
David, beş saattir bekliyoruz. | Open Subtitles | وهم يعيشون هنا لكننا كنا ننتظر لخمس ساعات |
Bana karşı açıktı, boşanmasınından falan... konuştuk beş saat kadar sonra.. | Open Subtitles | كان أمراً رائعاً حدثتني عن طلاقها تحدثنا لخمس ساعات |
Faydam olacağını düşünüyorum, belki de haftada beş saat gönüllü çalışacağım. | Open Subtitles | اعتقد انني استطيع ان اقوم بعمل جيد ربما اتطوع لخمس ساعات في الاسبوع |
beş saat o şeyi yemeyi sen dene. Bir rahat ver, lütfen. | Open Subtitles | انت لا تحاول اكله لخمس ساعات اعطني راحة , ارجوك |
beş saat daha otoyoldayız. | Open Subtitles | نحن مازلنا على الطريق السريع نحتاج لخمس ساعات أخرى |
Şu an için söyleyebileceğim, muhtemelen canını acıttığı ve oldukça taze olduğu, ölüm saatinden dört ya da beş saat öncesinde oluşmuş. | Open Subtitles | ما أستطيع إخبارك أنه ربما كان مؤلماَ وما يزال طازجاَ بالارتباط معلن لا أكثر من أربع لخمس ساعات قبل الوفاة |
Eğer beş yıl boyunca beni kilitlemeyi başardıysan, beş saat için bu düşkünlere katlanabilirsin. | Open Subtitles | اذا استطعت الاغلاق علي لمدة خمس سنين, تستطيع ان تخدر هؤلاء الغريبين لخمس ساعات. |
Bir sonraki görüşmelerinde, adam nasıl gittiğini soruyor haham da diyor ki "Bak, beş saat boyunca karınla konuştum." | Open Subtitles | وحينما قابله فيما بعد سأله الرجل كيف جرى الأمر قال الحاخام اسمع لقد تحدثت مع زوجتك لخمس ساعات |
Francis'le evlenmeye karar verdiğimiz gün belediye binasında beş saat beklemiştik. | Open Subtitles | كان علينا الانتظار لخمس ساعات في قاعة المدينة اليوم الذي قرّرت أنا وفرانسيس أنْ نتزوج. |
Şimdi beş saat bir dakika boyunca oral seks yapmak zorundasın. | Open Subtitles | هذا بالضبط 301، لذا عليك أن تذهب إلى اسفل مني لخمس ساعات ودقيقة واحدة |
beş saat boyunca yolda sizin tartışmanızı çekemem. | Open Subtitles | لن أقوم برحلة لخمس ساعات أستمع فيها لجدالكما أيّها الطفلان. |
Ve beş saat uyuyup, hazırlanıp işe 8'de gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | بعدها استطيع النوم لخمس ساعات وبعدها اتحمم, واذهب إلى العمل بالـ 8 صباحاً |
- Anlaşmamız beş saat daha geçerli. | Open Subtitles | اتفاقنا لازال ساريا لخمس ساعات |
Bonnie, önümde beş saatlik bir uçuş vardı. | Open Subtitles | كنت في رحلة لخمس ساعات يا (بوني) |
beş saattir toz sürüyor, yapışkan bantla örnek alıyorsunuz. | Open Subtitles | رجال التحقيق الجنائي كانوا يمسحون البصمات ويرفعون الملصقات لخمس ساعات |
Oğlun beş saattir kayıp ve küplere bindin, korkuyorsun. | Open Subtitles | إبنك مفقودٌ لخمس ساعات وها أنت ذا غاضبٌ ومرتعب |