İşin zor kısmı ilaç tedavisi almadan bunu böyle devam ettirmek. | Open Subtitles | الجزء الصعب هو أنه يجب أن أبقي حالتي في مرحلة لا تحتاج لدواء |
Vince'i götürdükleri laboratuarı buldum, bir şişe ilaç aldım oradan. | Open Subtitles | لقد تعقبت المختبر الذي أخذوا فينس إليه و أحضرت معي قارورة لدواء |
Harika. Hayatın boyunca ilaç içmek zorunda kalman haricinde bir şeyin yok. | Open Subtitles | ستحتاج لدواء لبقية حياتك عدا ذلك، أنت بخير |
Bir doktora git ve kolesterol ilacı için reçete al. | Open Subtitles | هو أن تذهب لطبيب و تحصل على وصفة لدواء الكوليسترول |
Yan etkisiz bir iktidarsızlık ilacı yapıyorlar. Borsada mı oynuyorsunuz? | Open Subtitles | من المفترض أن تغلق لتجنب الأضرار الجانبية لدواء ضد الضعف الجنسي |
Dul annenin ilaçları için paraya ihtiyacın vardı. | Open Subtitles | إحتجت مالاً لدواء أمّك الأرملة. |
Sanırım sonunda ilaç testi yapmamız bir işe yarayacak. | Open Subtitles | أعتقد أننا أخيراً سوف نستفيد من إختبارنا لدواء |
Geçen hafta, doktorum mide bulantısı için bir ilaç yazdı. | Open Subtitles | طبيبتي اعطتني وصفه الأسبوع الماضي لدواء للغثيان |
Biraz önce bilgilendirildim, müvekkilim son 24 saat içerisinde bir ilaç testine katılmış. | Open Subtitles | لقد علمت للتو بأن موكلي خضع لدواء تجريبي خلال الـ24 ساعة الأخيرة. |
İlaç tedavisi ve terapideki yüksek başarı oranına rağmen 1 milyonun üzerindeki vaka halen çözümlenebilmiş değil. | Open Subtitles | رغم ما تعتبره معدلات النجاح العالية لدواء والعلاج أكثر من مليون حالة لا تزال لم تحل بعد |
Diğer habere gelince bir düzine online ilaç şirketinden sertlik bozukluğu ilacı sipariş ettim. | Open Subtitles | أخبار أخرى لقد طلبت طلبات سريعه لدواء علاج ضعف الإنتصاب من عدة مواقع لأدويه على الإنترنت |
RCT'ler harika bir araştırma yöntemidir. İşte bu yüzden, Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) yeni bir ilacın piyasaya sürülebilmesi için, ortalama en az 2 RCT yapılmış olmasını zorunlu kılar. | TED | التجارب السريرية العشوائية هي أدوات مذهلة، وفي الحقيقة، غالبًا ما تطلب إدارة الغذاء والدواء الأميركية أن يتم إجراء اثنين منها قبل قبل أن يتم التسويق لدواء جديد. |
Yani piyasaya bir ilaç çıkarmak istiyorsanız, çıkarabileceksiniz. | TED | لذلك اذا اردنا ان نسوق لدواء في السوق يمكننا هذا . |
Bu bir ilaç reklamı. | TED | هذا اعلان لدواء |
Bu çocuk uçuk ilacı bile pazarlayamaz. | Open Subtitles | ليس بإمكان هذا الرجل حجز إعلان تجاري لدواء الهربس. |
Bir adamın horlama ilacı almasının sadece tek bir sebebi olabilir. | Open Subtitles | هناك سبب واحد لشراء الرجل لدواء للشخير |
O gerçek bir ereksiyon bozukluğu ilacı reklamıydı. | Open Subtitles | "كان هذا إعلانا حقيقيا لدواء "ضعف الإنتصاب |
Kemik erimesi ilacı için reklam yapıyormuşsun gibi gözüküyor. | Open Subtitles | انت تبدو مثل اعلان لدواء خسران العظام |
Yiyecek yardımını, Sharonda'nın ilaçları için para yardımını kaybedeceğim. | Open Subtitles | سأخسر المساعدات الغذائية المال لدواء "شاروندا" |
Bu tatlı dudaklarda bir ilacın ya da ateşin hiç izi yok. | Open Subtitles | لا يبدو هناك أثرا لدواء الحمى على تلك الشفاة الجميلة. |