Ya bana yeni bir haberin var ya da tehlikeli bir şekilde sınırını aşıyorsun. | Open Subtitles | إما أن تكون لديك أخبار سارّة لي، أم أنك تحب أن تخاطر بحياتك. |
haberin var mı ? | Open Subtitles | لديك أخبار , يا شريك ؟ ونحن على استعداد للقيام بذلك , مع الشرط ... |
Evet, ondan haberin var mı? | Open Subtitles | نعم، هل لديك أخبار منه؟ |
Ducky, bana iyi haberlerin var mı? | Open Subtitles | هل لديك أخبار جيدة من أجلي؟ |
Ben Jack. İyi haberlerin var mı? Evet. | Open Subtitles | أنه جاك هل لديك أخبار جيدة |
Kötü haberlerin olduğunu söyledin. İyi haber nedir peki? | Open Subtitles | أنت قلت أن لديك أخبار سيئة ما هي الأخبار الجيدة ؟ |
Bize vereceğin iyi haberlerin olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت لي أن لديك أخبار سارة تخبرنا بها |
Benim için iyi haberin var mı? | Open Subtitles | وهل لديك أخبار من أجلي؟ |
Hiç iyi haberin var mı? | Open Subtitles | هل لديك أخبار جيدة؟ |
Uh-huh. Ee, benim için güzel haberlerin var mı? | Open Subtitles | إذاً, لديك أخبار جيدة لي؟ |
- Güzel haberlerin var mı? | Open Subtitles | هل لديك أخبار جيدة ؟ |
Telefonda güzel haberlerin olduğunu söyledin. | Open Subtitles | إذن لقد قلت أنه لديك أخبار جيدة |
Lütfen aban Tıngırtı olayında güzel haberlerin olduğunu söyle. | Open Subtitles | -نعم أرجوك، أخبرنى أنك لديك أخبار جيدة عن "الصليل" |