"لديك طريقة" - Traduction Arabe en Turc

    • bir yolun var
        
    • bir yolunu
        
    • yöntemin var
        
    • bir yol
        
    • şeklin var
        
    • bir şekilde
        
    • yaklaşımın var
        
    • tarzın var
        
    Briggs'le buluşmak için başka bir yolun var mı? Open Subtitles هل لديك طريقة أخرى لعقد اللقاء مع بريجز ؟
    Senin bir kadını özel hissettirmek için çok boktan bir yolun var, Corky. Open Subtitles لديك طريقة لتجعل أمراة تشعر بأنها مميزة , كوركي
    Şu banshee'yi bulmanın bir yolunu biliyor musun? Open Subtitles لديك طريقة لاكتشاف ما هذا الشؤم الذى سيحدث ؟
    Affedilmek için çok etkili bir yöntemin var. Open Subtitles حسن ، لديك طريقة إجبارية في الإعتذار
    Zaten Go Nam Soon ve Oh Jung Ho için akıllı bir yol yok, ve bunun üzerine transfer öğrencinin sıkıntıları eklenirse... Open Subtitles أنت حالياً ليس لديك طريقة ذكية من أجل قو نام سون و أوه جونق هو وإذا قام الطالب المنقول بإضافة المشاكل لذلك
    Olayları özgün olarak düşünme şeklin var. Open Subtitles لديك طريقة خاصة جداً في التفكير بالأشياء
    Onunla hiç konuşmadığını söyledin ama belki başka bir şekilde iletişim kurmuş olabilirsin. Open Subtitles قُلتَ أنك لم تتحدث إليه لكن ربما كان لديك طريقة أخرى للتواصل معه
    Beni incitmeme konusunda değişik bir yaklaşımın var, Kat. Open Subtitles لديك طريقة غريبة لعدم ايذائي كات
    Pekâlâ, bunu göstermek için tuhaf bir yolun var. Open Subtitles حسناً، لديك طريقة مضحكة لعرض ذلك
    Müşterilerini tehdit etmek için komik bir yolun var, Open Subtitles لديك طريقة غريبة في معاملة زبائنك
    Çeteyle iletişime geçmek için bir yolun var mı? Open Subtitles هل لديك طريقة للاتصال بالعصابة؟
    Çeteyle iletişime geçmek için bir yolun var mı? Open Subtitles هل لديك طريقة للاتصال بالعصابة؟
    Kestirme bir yolun var, değil mi? Open Subtitles (ولكنيا(كايجي.. لديك طريقة مختصرة مضمونة، أليس كذلك؟
    Düşündüm de belki bu insanları evimden uzaklaştırmanın bir yolunu bulabilirsin? Open Subtitles هل ربما لديك طريقة لابعاد أولئك الناس عن شارعي؟
    Eğer bunu düzeltmenin bir yolunu bulamazsan paramı almamın başka yollarını bulmak zorunda kalacağım. Open Subtitles إن لم تكن لديك طريقة لتصحيح الأمر، فسأضطر للجوء لطرق أخرى للحصول على أموالي.
    Kendini pazarlama konusunda ilginç bir yöntemin var. Open Subtitles لديك طريقة رائعة في تسويق نفسك
    Bunu göstermek için ilginç bir yöntemin var. Open Subtitles . لديك طريقة مضحكة في اظهار ذلك
    O senin için çıktı. Şükran duygularını göstermekte garip bir yol izliyorsun. Open Subtitles لقد تحدته من اجلك لديك طريقة عجيبة لأظهار الأمتنان
    - Tuhaf bir gösterme şeklin var. - Hadi. - Ne? Open Subtitles لديك طريقة غريبة بإظهار ذلك
    Sam dediğine göre, kimsenin bilemediği şeyleri bir şekilde biliyormuşsun. Open Subtitles سام وأخبرني أن لديك طريقة لمعرفة الأشياء والتي لايعرفها احد آخر؟
    Fae dünyasına üstünkörü bir yaklaşımın var, değil mi? Open Subtitles لديك طريقة خاصة (في مملكة الـ (فاي اليس كذلك ؟
    Kelimeler konusunda değişik bir tarzın var. Open Subtitles لديك طريقة مميزة في نُطق الكلمات

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus