Hala anahtarları üstünde bırakmak gibi kötü bir alışkanlığın var. | Open Subtitles | لا يزال لديك عادة سيئة كونك تترك مفاتيحك في السيارة |
Senin sevgili meslektaşım, jüriye karşı duyguları kullanmak gibi bir alışkanlığın var. | Open Subtitles | ربما لديك عادة اثارة عواطف المحلفين واكتشاب مشاعرهم |
Sinirlendiğinde susmak gibi bir alışkanlığın var anne. | Open Subtitles | لديك عادة سيئة يا أمي تسكتين عندما تغضبين |
Soruya soruyla cevap verme gibi bir alışkanlığınız var. | Open Subtitles | لديك عادة غريبة في الرد على السؤال بسؤال آخر |
Soruya soruyla cevap verme gibi bir alışkanlığınız var. | Open Subtitles | لديك عادة غريبة في الرد على السؤال بسؤال آخر |
İnsanları kelimelerinle etki altına almak gibi kötü bir huyun var. | Open Subtitles | لديك عادة سيئة بمحاولة التلاعب بالاشخاص بكلماتك المنمقة |
Genç olmana rağmen emretmek gibi bir alışkanlığın var. | Open Subtitles | بالرغم من شبابك، لديك عادة إصدار الأوامر |
Garip bir yolla teşekkür etme alışkanlığın var. | Open Subtitles | لديك عادة سيئة في قول شكرا لك بطريقة غريبة |
Arkadaşlarının kim olduğunu unutmak gibi kötü bir alışkanlığın var. | Open Subtitles | إنّ لديك عادة سيئة بنسيان من هُم أصدقاؤك. |
Gerçeği saptırma konusunda bir alışkanlığın var. | Open Subtitles | لديك عادة اللعب السريع والإرتخاء مع الحقيقة |
Ama pek önemi yok çünkü her şeyi karına yetiştirmek gibi eşsiz bir alışkanlığın var. | Open Subtitles | لأن لديك عادة مميزة بإخبار زوجتك كل شيء. |
- Birilerinin yapması gerekiyor, ...çünkü önemli detaylardan bahsetmeyi ihmal etmek gibi kötü bir alışkanlığın var. | Open Subtitles | وأنتِ تَعْرفُين بأنّني لَمْ أَعْنِ ذلك حسناً، أنت تحتاج لمن يقوم لك بذلك لأن لديك عادة سيئة في إهمال الإشارة للأمور المهمة |
Erken kutlamak gibi bir alışkanlığın var. | Open Subtitles | لديك عادة سيئة بالإحتفال باكراً. |
Kötü bir karşı koyma alışkanlığın var. | Open Subtitles | لديك عادة سيئة في التدخل في شئوني |
Kötü bir karşı koyma alışkanlığın var. | Open Subtitles | لديك عادة سيئة في التدخل في شئوني |
Birdenbire ortaya çıkmak gibi kötü bir alışkanlığın var. | Open Subtitles | لديك عادة سيئة من الظهور من الظلال. |
Buna rağmen gevreğimin kremalı kısımlarını ayırma gibi bir huyun var ve bana krema oranı idealden düşük gevrek bırakıyorsun. | Open Subtitles | علي الرغم من , انكِ لديك عادة إنتقاء الخطمي من وجباتي تاركة اياي مع معدل اقل من المثالي من الخطمي الي الفتات المقدد |
Ama senin kötüye odaklanmak gibi berbat bir huyun var. | Open Subtitles | إنما لديك عادة سيئة للتركيز فقط على الجانب السيء. |