Sorun değil, yapacağımız başka şeyler var. | Open Subtitles | لاتقلق. لدينا أشياء أخرى يجب القيام بها. |
Jean'in kıçından önemli şeyler var. | Open Subtitles | لدينا أشياء أهم للحديث عنها من مؤخرة جين كوزمانو |
Sadece, daha önemli işlerimiz var. | Open Subtitles | داوني , الأمر فحسب هو أن لدينا أشياء مهمة لنفعلها |
Francis, sevişmekten ya da tekne yapmaktan çok daha önemli işlerimiz var. | Open Subtitles | فرانسس,لدينا أشياء مهمه لنفعلها عوضأ عن ممارسة الحب و صناعة قارب. |
Uh, evet, ç-çok uzun zaman önce... ama şimdi konuşacak daha önemli şeylerimiz var. | Open Subtitles | اه , نعم ,كان هذا منذ زمن بعيد ولكن لدينا أشياء أكثر أهمية لمناقشتها , هيا |
Dışarı çık! Anlatacak çok şey var. | Open Subtitles | هرميون، أخرجي لدينا أشياء كثيرة نخبرك بها |
. -Bakın bizde o bilgisayarların asla yapamayacağı şeyler var. -İçgüdüler ve hisler. | Open Subtitles | ليست التقاليد ولكن, لدينا أشياء ليست موجودة في هذه الحواسب مثل الغريزة |
Biliyor musun, Anna, hepimizin geçmişinde utandığı şeyler var. | Open Subtitles | تعرفين آنا , كلنا لدينا أشياء في ماضينا اللتي نستحي منها |
Hepimizin yapmakla yükümlü olduğu şeyler var benimki de buydu. | Open Subtitles | كلنا لدينا أشياء من الواجب علينا فعلها و كان من الواجب عليَ فعل هذا |
Elimizde... denenecek şeyler, soyunma odasında yapılacaklar ve yapılmayacaklar, merdivenden düştüğünde söyleyebileceğin komik şeyler var | Open Subtitles | لدينا.. أشياء لتجربتها, غرفة تبديل الملابس المسموح والممنوع |
Söyleyecek şeylerim var d Hey, seninle konuşuyorum ya d Yapacak işlerimiz var Planlarımızı yapmak zorundayız d Ve seni yanıma almak istiyorum d evet, yanıma almak istiyorum d | Open Subtitles | لدي شيء أخبرك به ♪ ♪ أنا اتحدث اليك ♪ ♪لدينا أشياء نفعلها ولدينا خطط ♪ |
Yarına işlerimiz var, geçe kalma. | Open Subtitles | لدينا أشياء للقيام بها غداً، لذلك لا تتأخر |
Yarına işlerimiz var, geçe kalma. | Open Subtitles | لدينا أشياء لنقوم بها غداً لذا لا تتأخر كثيراً |
Yapacak başka işlerimiz var. | Open Subtitles | لدينا أشياء أهم يجب القيام بها |
Dinleyin, endişelenecek daha büyük şeylerimiz var. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال الموتى؟ إسمعوا ، لدينا أشياء أكثر أهمية لنقلق بشأنها |
Yok ama bizim de burada olmayan daha değişik lezzetli şeylerimiz var. | Open Subtitles | لكننا لدينا أشياء جيدة إن لم يكن أفضل |
Öyle olabilir ama yine de, biz de sizin istediğiniz bir şey var. | Open Subtitles | ربما يكون ذلك صحيحا لكن ، يظل لدينا أشياء ترغبون بالحصول عليها |
Aslında çok isterdik ama maalesef ki Cumartesi bir işimiz var. | Open Subtitles | أتعرف ما؟ نحبّ ذلك لكن لسوء الحظ لدينا أشياء يوم السبت |
Senin de müzikten hoşlanmana sevindim. Çok ortak yönümüz var. | Open Subtitles | انا سعيد بأنك تحبين الموسيقى أيضاً لدينا أشياء مشتركة كثيرة |
- Gelenekler değil, bu... Bak, bu bilgisayarların asla elde edemeyeceği şeylere sahibiz içgüdüler, duygular ve ruhsal karar alabilme gibi. | Open Subtitles | ليست التقاليد ولكن, لدينا أشياء ليست موجودة في هذه الحواسب مثل الغريزة |
Karısını döven, yasadışı, yaratık ve gay olmadıklarından emin ol. | Open Subtitles | تأكد أنه ليس لدينا أشياء مخالفة للقانون ... |
Ve gün geçtikçe meselelerimiz birbirinden farklı gibi geliyor. | Open Subtitles | والمزيد والمزيد من أنها مجرد يبدو مثل لدينا أشياء مختلفة. |