Shauna Taylor'ın ölümünden hemen sonra onun evinden çıktığını gören bir tanığımız var. | Open Subtitles | لدينا شاهد عيان شاهدك تغادر شقة شونا تايلور بعد وقت قصير من مقتلها |
İfadeyi imzalamayı rededen bir tanığımız var. | Open Subtitles | لدينا شاهد في الأسفل يرفض توقيع إفادته فماذا نفعل به سيدي؟ |
Onu öldürmeye çalıştığınızı söyleyen bir tanığımız var. | Open Subtitles | لم يحدث أبداً لدينا شاهد يقول أنه رأاك تحاول قتلها |
Elimizde kiliseye bazuka ile ateş eden adamı görmüş bir tanık var. | Open Subtitles | حسن ، اسمع ، لدينا شاهد رأى الرجل الذي اطلق البازوكا على الكنيسة. |
Dün akşam saat 9:30'da sizi limandan teknenizle ayrılırken gören bir şahidimiz var. | Open Subtitles | لدينا شاهد رأى قاربك يُغادر الميناء في الساعة الـ9: |
Son olarak, onun kafede alıkoyduğu bir görgü tanığımız var. | Open Subtitles | وفى النهايه لدينا شاهد بما فعلته فى المقهى |
Tek bir görgü tanığı var. Şerif yardımcısı. Hastanede isabet eden kurşunlar çıkarılıyor. | Open Subtitles | لدينا شاهد واحد رأى كل شيء و هو الشريف و هو في المستشفى الأن ليخرجوا منه الرصاص |
Cinayet gecesi Cotton'ın oğlunun maktulle olduğuna şahitlik eden bir tanığımız var. | Open Subtitles | لدينا شاهد عيان من الذي وضع أبن كوتون مع الضحية ليلة وقوع الجريمة |
-Kurbanı tanıdığını ve portre çekimi ayarladığını söyleyen bir tanığımız var. | Open Subtitles | لدينا شاهد يقول أنك تعرفين الضحية ورتبت لها جلسات تصوير |
Roman'ı, o kızı camdan dışarı atarken gören bir tanığımız var. | Open Subtitles | كان لدينا شاهد رأى رومان وهو يرمي بها من النافذة |
Seni karını vururken gören bir tanığımız var. | Open Subtitles | لدينا شاهد أخبرنا أنك اطلقت النار على زوجتك |
Kontes büyücülük yapmamış gibi gözükse de Şeytanla çiftleştiğini gören bir tanığımız var. | Open Subtitles | وعلى الرغم من عدم ممارسة الكونتيسة للشعوذة يوجد لدينا شاهد أكد لنا رؤيتها تتصل بالشيطان |
Olay yerinde olduğunu söyleyen bir tanığımız var. - O yüzden yalan söylemeyi bırak. | Open Subtitles | لدينا شاهد عيانٍ أثبتَ وجودكَ في المكان لذا رجاءً توقف عن الكذب |
Cinayet saatinde olay yerinde olduğunu gören bir tanığımız var. | Open Subtitles | لدينا شاهد رآك في موقع الجريمة وقت الحادث. |
Şüpheliyle bir kişiyi daha Larsen'ı gece yarısı taşırken gören bir tanık var. | Open Subtitles | لدينا شاهد رأى المشتبه به ومعه أحدٌ آخر يحملون فتاة "لارسن" خارج المبنى |
Aslında kürsüye çağırmak istediğimiz yeni bir tanık var. | Open Subtitles | في الواقع، لدينا شاهد جديد نريد دعوته للمنصة. |
Ama buraya geldiğini, bu çimenlikte durup oğlunuzla ve sizinle konuştuğunu gördüğünü söyleyen bir şahidimiz var. | Open Subtitles | ولكن لدينا شاهد كان يقود هنا قال أنه رآه واقفاً هنا، قبال حديقتك |
Kurbanımızın gömüldüğü saatlerde... orada olduğunuzu kanıtlayacak... bir şahidimiz var. | Open Subtitles | لدينا شاهد يقول أنه رآكَ في المزرعة في ليلة واحدة حول الوقت الذي تم دفن أول ضحيتنا فيه |
Senin ve ağabeyinin tarifine uyan iki kişiyi Giles'ın ofisine girerken gören bir görgü tanığımız var. | Open Subtitles | ، الآن ، لدينا شاهد شخص ما قال أنه رأي رجلين تنطبق عليه أوصافكما |
İkinci bir görgü tanığımız var ve somut kanıtlar, hükümetimizden bir cevap alabilmek için tam zamanı diye düşünüyoruz. | Open Subtitles | الآن لدينا شاهد عيان آخر ، و دليل مادّي أظن أننا الآن لدينا إجابات لحكومتنا. |
A16'nın dikkatine, şüphelinin Kuzey yönde Sierra'ya doğru gittiğini söyleyen bir görgü tanığı var. | Open Subtitles | يا "8آدم 16" لدينا شاهد عيان رأى المشتبه يتجه شمالاً بإتجاه "سييرا" على بعد 8 أميال بإتجاهكم |
Uçakta, buzlanmayı çözen sistemle ilgili bir sorun olduğunu bilen bir tanığımız vardı ama intihar etti. | Open Subtitles | كان لدينا شاهد عرف ان هناك مشكلة في نظام إزالة الجليد على متن الطائرة لكنه انتحر |
Onun vurulmadan önce ellerini havaya kaldırdığını söyleyen tanıklar var. | Open Subtitles | عندما جاء من الركن لدينا شاهد عيان يزعم رؤيته المشتبه رافع يديه |